| Bu üniversite kliniği. Şimdi, Gretel, İngilizceni hatırla. | Open Subtitles | هذه عيادة الجامعة جريتيل, تذكّرى انجليزيتك |
| Tıpkı Hansel ve Gretel masalındaki gibi. | Open Subtitles | قصة تاريخية لطفلين يذهبان لمنزل مصنوع من الحلوى إنها مثل قصة هانسيل و جريتيل |
| Gretel, canım, çok özür dilerim. Vejeteryan olduğunu unuttum. | Open Subtitles | جريتيل , عزيزتي , انا اسف جدا لقد نسيت انك نباتية |
| Gretel'in kendisini oyuna getirdiğini anlayan kötü cadının burnu birden büyümeye başladı. | Open Subtitles | ـــ وحين أدركت الساحرة الشريرة في النهاية أن الصغيرة جريتل قد خدعتها استطال أنفها أكثر وأكثر |
| Çünkü, yani tekrar uğradığı için Gretel'e kızmış olabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | لقد ظننت أنها قد تضايقت بعد أن قامت جريتل بزيارتها مرة أخرى |
| Hansel ve Gretel'deki ekmek kırıntıları gibi. | Open Subtitles | انها المقابلة لفتات الخبز بالنسبة لهانزل و غريتل |
| O yüzden de bu sen olmalıydın Gretel. Senin kalbin olmalıydı. | Open Subtitles | (فكان لا بدّ أنْ تكوني البديلة (غريتل يجب أنْ نأخذ قلبك |
| Maya Gretel hakkında bir film. Kendisi bir seramikçi ve Cranbrook'ta bir öğretmen. | TED | انه فلم عن مايا غريتيل ,صانعة خزف مشهورة,و معلمة في كرانبوك |
| Gretel, canım, buraya gelebilir misin? Sana birşey göstermek istiyorum. | Open Subtitles | جريتيل حبيبتي , هلا اتيت الى هنا اريد ان اريك شيئا |
| Gretel, lütfen öğle yemeği için bana yardıma gel ? | Open Subtitles | جريتيل , ارجوك تعالي ساعديني في أعداد الغداء |
| Ve siz Gretel'e yakınsınız. Düşündüm de nerede olabileceklerine dair bir fikriniz olabilir. | Open Subtitles | وأنت مقربة الى جريتيل , لذلك كننت انك تعرفين اين يكونوا |
| Buna sahip olabilirsin, Hepsine sahip olabilirsin. Sonsuza kadar yaşamayı hakediyorsun, Gretel. | Open Subtitles | بأمكانك أن تكوني هكذا , هذا كله لك تستحقين العيش الى الأبد , جريتيل |
| Çok zor bir gece geçirdin Gretel. | Open Subtitles | لقد كانت ليلة قاسية عليك , جريتيل |
| Gretel demişti ki bir daha uğrayacağını belirtmişti. | Open Subtitles | شيء قالته جريتل أوحى لي بانها سوف تأتي هنا مرة أخرى |
| Ama Kupa'nın nerede olduğunu bize söylemezsen arkadaşını Gretel'le tanıştıracağız. | Open Subtitles | ولكن إذا لم تخبرينا اين هو الكاس نحن سوف ندخل جريتل هنا لصديقك |
| Şimdi, Gretel, viola'nı topla ve aşağıya arabaya git. | Open Subtitles | جريتل, احزمى اشيائك و انزلى الى السيارة |
| Bu Hansel ve Gretel. Nasıl bir suçlu arkasında ipucu bırakır? | Open Subtitles | تلك حكاية "هنزل و جريتل" أي نوع من الاختطاف يقوم بترك أدلة؟ |
| Gretel gibi giydirdim, anlamadın mı? | Open Subtitles | هي مِن المُفترض أن تكون "جريتل" أنتِ تعرفي |
| Hansel ve Gretel, yarı kör bir yamyam tarafından esir tutulmuştur. | Open Subtitles | تم أسر (هانسل) و(غريتل) من قبل آكل لحوم بشر نصف أعمى. |
| Cadı fırını açtı, Gretel'i fırına koymak için ateşi besledi. | Open Subtitles | "ففتحت الساحرة الفرن وأوقدت النار وكانت جاهزة لتضع (غريتل) بداخله" |
| Gretel benimle. Tuvalete kadar gitti. | Open Subtitles | ، لا غريتيل معي ذهبت لإيجاد حمام |