| Yapmanız gereken en hızlı şekilde bu kelimelerin basıldığı mürekkep rengini belirlemek. | TED | مالذي تحتاجه لكي تحدد بسرعة قصوى لون الحبر الذي طبعت به هذه الألوان |
| Katılanlardan en hızlı şekilde anlamsal olarak yanlış cümleleri belirlemeleri isteniyor. | TED | المشاركون يجدون صعوبة في تحديد الجمل الخاطئة " حرفيا " بسرعة |
| Hızlı moda sayesinde küresel trendler eskisinden çok daha hızlı şekilde belirleniyor. | TED | جراء الموضة السريعة، فقد تأسست توجهات العالم في الواقع بسرعة أكثر مما كانت عليه من قبل. |
| hızlı şekilde halledebilecek adamlarım var. | Open Subtitles | لديَّ أشخاصٌ بمقدورهم توزيعَ المنتجِ بسرعةٍ بالغة |
| Acayip hızlı şekilde başınızı boka bulaştırabilirim. | Open Subtitles | يُكمنني القضاء عليكِ بسرعةٍ رهيبة. |
| Sen de arkadan girip elinden geldiğince hızlı şekilde Nicole'ün apartmanına göz atacaksın. | Open Subtitles | تذهب إلى المؤخّرة إلى نيكول شقّة بأقصى سرعتك. |
| Bu meseleyi en hızlı şekilde halletmenin yolu bu. | Open Subtitles | هذه هي الطريقة الوحيدة لكي ننهي الأمر بسرعة |
| En hızlı şekilde, bu yaşlarda öğrenirler. | Open Subtitles | في هذا العمر يتعلمون بسرعة وإذا لم يستطيعو فهم قادرون على الصعود بطريقة معينة |
| Görevleri bu şehri hızlı şekilde ele geçirmek. | Open Subtitles | مهمتها ان تحتل هذه المدينة وتحتلها بسرعة |
| Sonrasında, tuttuğu buzullar altı kat daha hızlı şekilde akmaya başladı. | Open Subtitles | بعدئذ، الأطواف التي كانت مُقيدة بدأت في الجريان بسرعة ستة أضعاف عمّا كانت عليه |
| Eğer bunu sona erdirecekseniz, lütfen bunu hızlı şekilde yapın. | Open Subtitles | اذا كنت تريدين القيام بوضع حداً له فأرجوكِ انهي الأمر بسرعة |
| Dışarıda işler gerçekten çok hızlı şekilde b*ka sarar. | Open Subtitles | استطيع ان اكون مجنون حقيقي في الخارج بسرعة |
| Ne olup bittiğini, ateşin nereden geldiğini çok hızlı şekilde değerlendirmeliydim. | Open Subtitles | وكان يتحتم علي تقييم الوضع بسرعة من اين تأتي الطلقات |
| Ama deli gibi arıyorlar ve gayet hızlı şekilde yaklaşıyorlar. En fazla 2 güne burada olurlar. | Open Subtitles | لكنّهم يبحثون بجد، ويقتربون بسرعة وسيصلوا إلينا خلال يومان على الأكثر. |
| Fırtına yaklaşıyor hem de çok hızlı şekilde. Evinize sağ salim gidin. | Open Subtitles | العاصفة قادمة، وقادمة بسرعة لتعودوا للمنزل جميعا، آمنين |
| Seninki gibi büyük bir gece geçirdiğimiz zaman tüm dünyanın en hızlı şekilde bilmesini isteriz. | Open Subtitles | , عندما نمتلك ليلة عظيمة كالتى إمتلكتها . فسنحب أن يعرف العالم بسرعة كلما كان مُمكناً |
| Sorun olan şu ki, o kadar Krokodili hızlı şekilde elden çıkaracak kaynakların yok. | Open Subtitles | ولكنَّ المشكلة هنا هي أنَّه لا تتوفرُ لديك المصادرُ الكافية لتوزيع آلافِ الباوندات من مخدرِ " الكروكودايل بسرعةٍ كبيرة " |
| Çok hızlı şekilde ileri atıldım. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}.انطلقتُ بسرعةٍ رهيبة |
| George madende. Yapabileceğin en hızlı şekilde Jenny'i getirmeni istedi. | Open Subtitles | إنه فى المنجم.ويريدك أن تجلب "(جينى)" إلى هناك بأقصى سرعتك. |
| Yapabildiğiniz kadar hızlı şekilde tavana ulaşmaya çalışın. | Open Subtitles | حاول الوصول إلى السقف بأقصى سرعتك |