| Araba aşağıda hazır. Hazırsan gidelim mi? Kara Haçlılar beni temizleyecek. | Open Subtitles | السيارة في الأسفل, أأنتِ مستعدة للذهاب؟ الصليبيون السود يحاولون التخلص مني |
| Haçlılar bunları kumaşa mı yapmış, ya da bulduklarında zaten ordalar mıydı? | Open Subtitles | هل وضع الصليبيون هذه العلامات على القماش أم أنها كانت موجودة بالفعل؟ |
| Haçlılar, kendilerine ittifak olabilecek Hristiyan krallıklar bulmak istiyordu. | TED | كان الصليبيون متلهّفين لإيجاد ممالك مسيحيّة لتصبح حليفة لهم خلال حروبهم. |
| Efsane de dendiğine göre Haçlılar bir melek çağırmışlar. | Open Subtitles | الأساطير تقول أن الصليبيين أستدعوا ملاكاً |
| Biz Haçlılar Kudüs'e doğru gidiyoruz. | Open Subtitles | نحن فى حملة صليبية متوجهة إلى مملكة القدس |
| Benimle beraber dövüşün, Haçlılar. | Open Subtitles | حاربوا معي أيها الصليبون |
| Bu fanatik Haçlılar zamanında gelmeni istemedim. | Open Subtitles | لا أريدك أن تأتي في وقت غضب الصليبين المتعصبين. |
| Zaten Haçlılar, Kudüs yolu üzerindeki bölgelere büyük hasar vermişlerdi. | Open Subtitles | الصليبيون كانوا قد نشروا الدمار فى طريق عبورهم هذه الأراضى إلى القدس |
| Kara Haçlılar beni ibretiâlem edecek. | Open Subtitles | الصليبيون السود يريدون أن يجعلوا مني عبرة لمن لا يعتبر |
| Kara Haçlılar Siyahi Amerikalıların kurduğu gizli örgüt. | Open Subtitles | الصليبيون السود مجموعة سرية لقوة الأمريكيين من أصل أفريقي |
| Bununla birlikte, Haçlılar güneyin kontrolünü ele geçirmekteydiler ve en sonunda istilanın gelip çattığı gün kapılarına dayandı. | Open Subtitles | ومع ذلك, الصليبيون كان يسطرون علي الجنوب وأخيراً جاء اليوم الذي يصل الغزو إليهم |
| Haçlılar kutsal emanetleri onlarda saklardı. | Open Subtitles | كان الصليبيون يستخدمونها لتخبئة الآثار المقدسة |
| Savaş sırasında bazen Haçlılar geçti. | Open Subtitles | أثناء الحرب , الصليبيون أعتقد أنهم مروا |
| Tracy Jordan, Kara Haçlılar peşinde. | Open Subtitles | "الصليبيون السود قادمون لك يا (ترايسي جوردن)" |
| Kara Haçlılar yüzünden mi? | Open Subtitles | بسبب الصليبيون السود؟ |
| Ama ya Kara Haçlılar ne olacak? | Open Subtitles | لكن ماذا عن الصليبيون السود؟ |
| Alın size Kara Haçlılar! | Open Subtitles | خذوا هذا أيها الصليبيون السود |
| "Sonra, Mart ayında Haçlılar ve Venedikliler | Open Subtitles | بعدها في مارس , الصليبيين وقيادة البندقية |
| İronik olarak, Haçlılar da bunu 800 yıl önce gömerken aynen böyle anlaşmışlardı. | Open Subtitles | ومن المفارقات , ان الصليبيين وافقوا علي هذا ايضا عندما دفنوا هذا الشئ منذ 800 عام |
| Peki Haçlılar bunu yüzyıllar önce gömdü | Open Subtitles | حسنا، الصليبيين الذين دفنوا هذا منذ مئات السنين |
| Biz Haçlılar Kudüs'e doğru gidiyoruz. | Open Subtitles | نحن فى حملة صليبية متوجهة إلى مملكة القدس |
| Benimle birlikte savaşın, Haçlılar! | Open Subtitles | حاربوا معي أيها الصليبون |
| Avrupalı Haçlılar dönerlerken, Orta Doğunun et, meyve ve favorim baharat içeren yemek tarifleriyle birlikte geldiler. | Open Subtitles | عند أعاد الصليبين الأوروبيين وصفات الشرق الأوسط المحتوية على اللحوم و الفواكه و التوابل |