| Yaşı hakkında yalan söylemek yıllardan beri yaptığı en akıllıca şey. | Open Subtitles | الكذب بشأن عمرها هو أذكى شيء قامت به منذ سنوات |
| Yalnızca bir şey hakkında yalan söylemek zorundasın. | Open Subtitles | ليس عليكِ سوى الكذب بشأن أمر واحد. |
| Tanık hakkında yalan söylemek ve cinayet sebebi farklı şeyler. | Open Subtitles | الكذب بشأن دليل غياب يختلف عن الدافع |
| hakkında yalan söylemek bu yüzden bu kadar kolay oldu. | Open Subtitles | لهذا السبب كان سهلاً جداً عليّ الكذب حيال ما فعلته |
| Ailem hakkında yalan söylemek zorundaydım. | Open Subtitles | كان عليّ الكذب حيال أمر والداي ما كان لدي خيار |
| Neden herşey hakkında yalan söylemek zorundasın? | Open Subtitles | أعني ، لماذا عليك الكذب حيال كل شيء ؟ |