"haklı çıkaracak" - Traduction Turc en Arabe

    • يبرر
        
    • لتبرير
        
    • سيبرر
        
    Çektiğim acıyı haklı çıkaracak bir şeyler yapmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أفعل شيئاً يبرر الألم الذي الحقته بنفسي
    Size çok saygı duymama rağmen teklifinizi kabul etmemi haklı çıkaracak bir şey hissetmiyorum. Open Subtitles بالرغم أني أحترمك جداً لا أشعر أن هناك ما يبرر لي بـ قبول عرضك
    Bu kararı haklı çıkaracak hiçbir şey yapmış olamazsınız. Open Subtitles مستحيل أن تكون فعلت شيئاً يبرر هذا
    Öyle olabilir, ama bu tür bir savaş partisini haklı çıkaracak bir şey olmadı. Open Subtitles ذلك قد يكون لذا، لكن لم يحدث شيء لتبرير هذا النوعِ من حرب الاحزاب
    Biliyorum yaptıklarımı veya senin için yapmadıklarımı haklı çıkaracak bir yol yok. Open Subtitles أعلم أنه ليس هناك وسيلة لتبرير ما فعلته الأشياء التي فعلتها لك أو التي لم أفعلها
    Biliyorsun, önce Neal yanlış bir şey yapar sonra yaptığını haklı çıkaracak bir yol bulur ve sonuçta, seni ateşten koltuğa oturtur. Open Subtitles -أجل كما تعلم، حيث يقترف (كافري) خطأً ما، ويعتثر على طريقة لتبرير ما فعل،
    Yaptıklarını haklı çıkaracak bir şey olabileceğini düşündükleri için. Open Subtitles لتفكيرهم أنّه قد يكون هناك أيّ شيء سيبرر ما الذي يفعلونه.
    Onun bulamayacağı şey ise kovulmamı haklı çıkaracak herhangi bir şey. Open Subtitles ما لن يجده هو أي شيء يبرر طردي
    Hiçbir şey bunu haklı çıkaracak kadar önemli olamaz. Open Subtitles لا توجد وسيلة لتحقيق غاية يبرر ذلك.
    Hayır, bu hikâye dinlemeyi haklı çıkaracak oysa iki konunun birbiriyle hiç alakası yok. Open Subtitles التسجيل سيبرر التنصت على حزب الوحدة... ...بالرغم من عدم ارتباط الحدثين اسمعوا...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus