| Ama pratik olsun diye Havuzda yüzüstü yatarak yapıyordum. | TED | لانه في التدريب كان رأسي عادة موجهاً إلى الأسفل .. وأكون عائما في المسبح |
| Havuzda yanlışlıkla yağmurluklarımızı değiştirmişiz. | Open Subtitles | بالغلط أخذَت معطفي وأخذتُ معطفها في المسبح |
| - Görmüyor musun, Havuzda keyif yapıyorum. - Peki neden? | Open Subtitles | حَسناً، يمكنني أن أقول أنني أنجرف هنا في حمام السباحة |
| Belki Havuzda biraz voleybol. | Open Subtitles | وربما نحظى بلعبة كرة الطائرة في حوض السباحة. |
| George Amca, o bir yüzücü değil. Havuzda yemek satıyor. | Open Subtitles | العمّ جورج، هي ليست سبّاحة انها تبيع الاكل في البركة |
| Bir yunusu Havuzda yalnız tutmak USDA kurallarına aykırı değil mi? | Open Subtitles | أليس يتعارض إبقاء دلفين لوحدة بالمسبح مع قوانين وزارة الزراعة الأمريكية؟ |
| Havuzda su terapistimiz ile geçirdiği zaman kasılma nöbetlerini hafifletti ve daha rahat uyumasını sağladı. | TED | فالوقت الذي قضاه في بركة السباحة مع معالجينا المائيين قلّصت من التشنجات التي عانى منها، وساعدته على النوم ليلًا. |
| - Havuzda pıhtılaşma. - Ne utanç verici bir ölüm. | Open Subtitles | جلطه في المسبح يالها من طريقة موت محيّره |
| Alçına bantlanmış bir çöp torbasıyla küvette eğlenmekle Havuzda eğlenmek arasında ne fark var ki? | Open Subtitles | أي متعة ستحصل في المسبح لم تحصل عليها في حوض الإستحمام وكيس نفايات حول جبيرتك؟ |
| Havuzda bir tur daha attırmak için birbirimize delice şeyler söyleriz. | Open Subtitles | نقول أشياء مجنونة ليجعل أحدنا الأخر أن يقوم بدورة أخرى في المسبح أو تمرين بطني أخر |
| Şikayet telefonları var, Havuzda onun kanı var. | Open Subtitles | لدي اتصالات اضطراب سابقة و دمها في المسبح,و جثتها غرقت |
| Kapalı Havuzda havai fişekleri izleyecek. | Open Subtitles | سوف ترى الألعاب النارية في حمام السباحة المُغلق لهما فحسب |
| Şey - sadece ordan oraya atlıyorum, burda, Havuzda. | Open Subtitles | حَسناً، يمكنني أن أقول أنني أنجرف هنا في حمام السباحة |
| Hamileyken, günümü Havuzda geçirirdim. | Open Subtitles | عندما كنت حاملا قضيت يومي في حوض السباحة |
| Havuzda küçük kızını görüp paniklemiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو إنه رأى فتاته الصغيرة في حوض السباحة و مذعورة. |
| Havuzda neredeyse boğulacak olan çocuğun hikâyesini biliyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر قصة الولد الذي كاد أن يغرق في البركة? |
| Young-Soon, son bir kaç gecedir Havuzda kimin yüzdüğünü bilmiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | يانغسون , ألا تعرفين من كان يسبح في البركة ليلة البارحة |
| Eğer sizi Havuzda görürse, beni öldürür. Hadi bakalım! Mızmızlanmayı bırakın. | Open Subtitles | لو علمت انك بالمسبح حتى الان ستقتلنى هيا إلى النوم |
| Benden biraz daha sevimlisin ama Havuzda canına okurum. | Open Subtitles | انت تبدو أجمل منّي لكنني سأهزمك في بركة السباحة. |
| Güvenlik kameraları her yerde, fakat bir çocuk Havuzda boğuluyorken bizi uyaramıyorlar. | TED | كاميرات المراقبة أصبحت في كل مكان لكنها لا تنبهنا عندما يوشك طفل على الغرق في بركة سباحة |
| Havuzda ölü bir adam var ve o kişi sensin. | Open Subtitles | هناك رجل ميت في الحوض, و هذا الرجل هو أنت |
| Eşimle Havuzda margarita içerken, üstelik annemgil çocukları bir haftalığına almışken. | Open Subtitles | أتناول المارغريتا مع زوجتي عند المسبح وأجعل والدايّ يرافقان أبنائي لأسبوع |
| Havuza gitmediniz mi, Havuzda oyun oynamadınız mı, birbirinizin toplarını oradan oraya atmadınız mı? | Open Subtitles | أذهبتم إلى صالة البلياردو ولعبتم القليل من البلياردو وقمت بضرب كراتكم؟ |
| # Olamazsın gösterişsiz plajda ya da Havuzda # | Open Subtitles | ببساطة يمكنك ان تكوني متواضعة على البحر او بالبركة. |
| Kolunda dövme olduğunu söyledi, ki bunun doğru olmadığını biliyorum çünkü onu Havuzda görmüştüm. | Open Subtitles | لقد قالت أنه يمتلك وشماً على كتفه وأنا أعرف أن هذا غير حقيقيّ لأنني رأيته في حمّام السباحة وكنت لأتذكر ذلك حينما قالته |
| Ve Zayday de merdivenlerden falan düşürse ya da Havuzda boğulursa, ve sen de yeniden Kappa'nın bir numaralı sürtüğü olursun. | Open Subtitles | وعندما تقوم زايداي بإرتكاب سلسلة من الأخطاء أو تغرق في بركة التحكم فمن ثم ستُضاجع من جديد عاهرة منزل كابا الأولى |
| Bir Havuzda terlemeyeli epey olmuştu. | Open Subtitles | مرت مدة طويلة منذ ان بذلت مجهودا في مسبح |