| Sözde, oda arkadaşı arabasını Hayır kurumuna bağışlamış. | Open Subtitles | ويُزعم أنّ شريكه في السكن قد تبرع بالسيارة للجمعيات الخيرية. |
| Ama en azından en sevdiğin Hayır kurumuna bağış yapayım. | Open Subtitles | و لكن على الأقل دعني أقوم بالتبرع إلى أفضل جمعية خيرية تحبها |
| Tek bildiğim, her şeyi bir Hayır kurumuna bağışlamış olabileceği. | Open Subtitles | لكل الذين اعرفهم قد يترك كل شيء للجمعيات الخيرية |
| O paranın Hayır kurumuna döneceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | أفترض بأن المال يعود إلى الأعمال الخيرية |
| Düğün parasını alıp çocukların Hayır kurumuna bağışladık. | Open Subtitles | لقد أخذنا مال الزواج وتبرعنا به إلى منظمة خيرية للأطفال. |
| Niles'la ben her şeyini Hayır kurumuna bağışlamaya karar verdik baba. | Open Subtitles | أبي سو تسعد لمعرفتك أننا أنا ة نايلز قد قررنا التبرع بكل أشياءك للجمعيات الخيريه |
| Ve bütün mal varlığını Hayır kurumuna bağışlamış. | Open Subtitles | وجميع الممتلكات قد تُبرِّع بها للجمعية الخيرية |
| Fakat bu yağı çalmamıza yardım edersen bu gece söz veriyorum kazancın yarısını Hayır kurumuna bağışlayacağım. | Open Subtitles | لكن ان ساعدتنا على سرقة هذا الدهن لليلة أعدك بأننا سنتبرع بنصف الأرباح للأعمال الخيرية |
| Bu, şunu ortaya koyuyor: Sadece değerli bir Hayır kurumuna bağış yapmak her zaman yeterli değildir. | TED | وهذا يوضح أن مجرد إعطاء المال لمؤسسة تستحق ليس كاف دائماً |
| 10,000 dolarlık bir çek, alacak yeri de boş, böylece istediğin Hayır kurumuna verebilirsin. | Open Subtitles | إنه شيك بـ 10 آلاف دولار بدون إسم في خانة المتلقي لكي تعطيه أي جمعيه خيريه من إختيارك |
| Vergi kayıtları araştırması sonucu, Chris'in tüm birikimini Hayır kurumuna bağışladığı ortaya çıkınca, anne ve babam, babamın deyimiyle "seferber" oldular. | Open Subtitles | عندما ظهرت سجلات الضرائب تبين ان كريس تبرع ب مدخراته وأصبح ابي وامي منغلقين" |
| Hayır kurumuna bağışla. | Open Subtitles | تبرع به للمؤسسات الخيرية |
| Hayır kurumuna filan verirsiniz. | Open Subtitles | تبرع به أو ما شابه |
| Bunları giyerken iki kere fotoğrafımı çektikleri için, ...Hayır kurumuna bağışlamıştım. | Open Subtitles | لقد تبرعت بها الى جمعية خيرية لأنني صُورّتُ بها مرتين |
| Kârlar Hayır kurumuna gitsin. | Open Subtitles | دع الأرباح تذهب الى جمعية خيرية |
| Düşündüm de bence Hayır kurumuna bağışlamalıyız. | Open Subtitles | ماذا عن هذا؟ سنعطيها لـ جمعية خيرية آجل |
| Birkaç gün sonra, amına koyduğumun paralarını geri almak için Hayır kurumuna gider. | Open Subtitles | سببٌ ذلك .بعد بعض ايام لاحقا له افكار اخرى من اجل الذهاب للجمعيات الخيرية |
| Parasını bir Hayır kurumuna bağışladı. Bana bırakma düşüncesi kendini rahat hissettirmedi sanırım. | Open Subtitles | ترك أمواله للجمعيات الخيرية لم يشعر بالراحة لتركها لي |
| Tüm ülkede dolaşıp Michael J. Fox'ın Hayır kurumuna çalıştılar. | Open Subtitles | هم حملة في جميع أنحاء البلاد تعمل لصالح الأعمال الخيرية مايكل J. فوكس. |
| Noktalı yeri imzala ve bütün servetin alttaki 50 küresel Hayır kurumuna dağılacak. | Open Subtitles | وقع على الخط المنقط و كل أملاكك ستكون مقسم ما بين الـ 50 منظمة خيرية عالمية مدرجة تحت |
| Geliri Hayır kurumuna bağışlayacağıma dair noter tasdikli belge. | Open Subtitles | وقع واعدك بالتبرع بكل الايرادات للجمعيات الخيريه |
| Odasına gizlice girip formayı aldım, Hayır kurumuna bağışladım. | Open Subtitles | كان علي التسلل إلى غرفتها وأخذها وإعطاؤها للجمعية الخيرية. |
| İnsanlara soruyorlar; "Son zamanlarda Hayır kurumuna para bağışladınız mı?" | TED | يسألون الناس ، " هل قدمت مالا للأعمال الخيرية مؤخرا " ؟ و يسألونهم ، " مامدى سعادتكم في حياتكم بصفة عامة" ؟ |
| Peki bir Hayır kurumuna düzenli bağış yapıyorsanız bu kurumun mirasınız hakkında hak iddia edebileceğini biliyor muydunuz? | TED | وهل تعلمون بأنه لو كنتم تتبرعون بشكل منتظم لمؤسسة خيرية قد يكون لدى هذه المؤسـسة الأسباب لتقديم مطالبة على ممتلكاتكم؟ |
| İstediğim Hayır kurumuna bağışlamak için 10,000 dolarlık çek verdi. | Open Subtitles | أعطاناً شيكاً بـ 10 آلاف دولار لأعطيه لأي جمعيه خيريه من إختياري |