| Titan'ın yüzeyinin nasıl görünebileceğini hayal etmeye çalışın. | TED | حاول أن تتخيل كيف يمكن أن يبدو سطح تايتان. |
| Michael Faraday'in laboratuvarındaki o sevinç dolu anda filizlenen tüm o iş kollarını, endüstrileri, teknolojileri ve yaşam biçimlerimizi hayal etmeye çalışın. | Open Subtitles | بُناءً على تأثيرها الكبير في حضارتنا حاول أن تتخيل كل الأعمال، الصناعات والتكنولوجيات |
| Onca yıl tutsak yaşamak nasıl bir şey, hayal etmeye çalışın. | Open Subtitles | حاول أن تتخيل ما يشعر به من كان سجيناً طوال تلك السنوات. |
| Şimdi, hayal etmeye çalışın, Lagos, Nijerya ve Batı Afrika'nın caddelerinde her hafta 40,50 filmin paketlenip dağıtıldığını. | TED | الآن, حاولوا أن تتخيلو أن 40 إلى 50 فلم تم توضيبها, ووزعت , كل أسبوع في شوارع لاغوس, نيجيريا و غرب أفريقيا. |
| Tek amacın gıda ve barınma olduğu, hikayesiz bir dünya hayal etmeye çalışın. | TED | حاولوا أن تتخيلوا عالما الهدف الأساسي فيه هو الطعام و المأوى, لكنه خال من القصص |
| "Sıkışık bir noktada olduğunuzda... kendinizi ıssız bir çöl adasında kalmış hayal etmeye çalışın." | Open Subtitles | مم "كلّما كنت في مأزق.. حاول أن تتخيل أنك منقطع في جزيرة صحراوية جميلة.. |