| Dışarılarda bir yerde hayatını yaşıyor ve bu mahremiyete hakkı var. | Open Subtitles | وهي في مكان ما تعيش حياتها وهي تستحق خصوصيتها |
| Hâlâ hayatını yaşıyor olabilirdi ama ben bunu elinden aldım. | Open Subtitles | كان من الممكن أن تعيش حياتها ، كان من الممكن أن تظل حية لكننى أخذت منها الحياة |
| Eylemleriyle. Bir şekilde hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | بتصرفاتها، بالطريقة التي تعيش حياتها بها |
| hayatını yaşıyor diye ona kendini suçlu hissettirme. | Open Subtitles | لا تجعله يشعر بالذنب لمجرد أنه يعيش حياته |
| hayatını yaşıyor, başka bir şey düşünemiyorum. Onu düşünmemeliyiz. | Open Subtitles | إنه يعيش حياته لا يمكنني .التركيز على شيء آخر |
| Başkasının yerinde başkasının hayatını yaşıyor gibi hissettim. | Open Subtitles | أنا أعيش حياة شخص آخر أشعر أنني أعيش حياة شخص آخر |
| Sanki başkasının hayatını yaşıyor gibiyim. | Open Subtitles | أؤكد لك، الأمر أشبه بعيش حياة رجل آخر |
| Kendi hayatını yaşıyor... ve ben neler olacağını tahmin etmekten keyif alıyorum. | Open Subtitles | انها تعيش حياتها ... و انا احصل على متعة التخمين ماذا هذا يقول ... |
| Tosh bile senden daha iyi hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | حتى توش كانت تعيش حياتها بأكثر منك |
| O hayatını yaşıyor. Ben de kendi hayatımı. | Open Subtitles | إنها تعيش حياتها وأنا أعيش حياتي |
| Mutlu bir şekilde dışarıda hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | بالخارج تعيش حياتها لتكون سعيدة |
| hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | انها تعيش حياتها أنا ساعدتها |
| Ve şimdi dışarıda hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | وأنها بالخارج... تعيش حياتها |
| Sen kendi hayatını yaşıyorsun belki. O da kendi hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | ربما أنت تعيش حياتك وربما هو يعيش حياته |
| Şuna bakın. Ned'den başka herkes hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | أنظروا لهذا , كل شخص يعيش حياته عدا (نيد) |
| Adam hâlâ hayatını yaşıyor. | Open Subtitles | إنهُ ما يزال يعيش حياته |
| Liz zaten yatılı okulda, John da kendi hayatını yaşıyor. 26 oldu. | Open Subtitles | (ليز) في المدرسة الداخلية و(جون) يعيش حياته الآن لقد أصبح في السادسة والعشرين |
| O kendi hayatını yaşıyor. Ben de benimkini. | Open Subtitles | هو يعيش حياته أنا اعيش حياتي |
| Başkasının hayatını yaşıyor gibiyim. Stop düğmesine basarak her şeyi eski haline çevirmek istiyorum. | Open Subtitles | كما لو أنّي أعيش حياة أحد غيري، وأودّ أن أضغط زرّ "توقّف". |
| Başkasının hayatını yaşıyor gibiyim. Stop düğmesine basarak her şeyi eski haline çevirmek istiyorum. | Open Subtitles | كما لو أنّي أعيش حياة أحد غيري، وأودّ أن أضغط زرّ "توقّف". |
| Sana diyorum dostum, bir başkasının hayatını yaşıyor gibiyim. | Open Subtitles | أؤكد لك، الأمر أشبه بعيش حياة رجل آخر |