| Hazır olduğun zaman bu kırmızı düğmeye basarsın. | Open Subtitles | تضغطين على هذا الزر الأحمر عندما تكونين مستعدة |
| Hazır olduğun vakit seni de onunla tanıştırmak isterim. | Open Subtitles | إذن عندما تكونين مستعدة اريد أن أقدمها لكي |
| Hazır olduğun zaman seni ayağa kaldıracağız. | Open Subtitles | اسمع، خذ وقتك وسنجعلك تمشي حالما تكون مستعداً |
| Babacığım... Hazır olduğun zaman gitmekte özgürsün. | Open Subtitles | أبي، يمكنك أن ترحل عندما تكون مستعداً |
| O yüzden Hazır olduğun zaman haberi vermek için ben gönüllü oldum. | Open Subtitles | لذا تطوعت كي اخبركِ بهذه الاخبار عندما تكوني جاهزة. |
| Böylece Hazır olduğun zaman... nereye gideceğini bilirsin. | Open Subtitles | بهذه الطريقة عندما تكون أنت جاهزا,ستعلم ستعلم الي اين تذهب |
| Neyse, Hazır olduğun zaman konuşabiliriz, elbette. | Open Subtitles | انتي , تعلمبن حينما تكوني مستعدة للحديث عن ذلك بالطبع |
| Sonra Hazır olduğun zaman, böyle at ve yakala. | Open Subtitles | حينها عندما تكونين جاهزة, افعلي هكذا ثم هكذا |
| Bak, dinlemeye Hazır olduğun zaman... | Open Subtitles | حينما تكون مستعدًا للإستماع... |
| Hazır olduğun vakit seni de onunla tanıştırmak isterim. | Open Subtitles | إذن عندما تكونين مستعدة اريد أن أقدمها لكي |
| Hazır olduğun zaman gel, Bo... sanırım bir şeyler buldum. | Open Subtitles | في اي وقت تكونين مستعدة به بو اعتقد انني اكتشفت شيئا |
| - Lisa'yla mı? Hayır, Hazır olduğun zaman seninle. | Open Subtitles | كلاّ، معكِ أنتِ حينما تكونين مستعدة |
| Hazır olduğun zaman sen söylersin. | Open Subtitles | أنتي أخبريي عندما تكونين مستعدة |
| Hazır olduğun zaman, ben orada olacağım. | Open Subtitles | حسناً عندما تكون مستعداً سوف أكون هناك |
| Tamam, Hazır olduğun zaman başlayabilirsin. | Open Subtitles | حسنٌ مستعدون حيّن تكون مستعداً. |
| Yine gel. Hazır olduğun zaman. | Open Subtitles | عد ثانية، عندما تكون مستعداً |
| Hazır olduğun zaman çıkalım, tamam mı? | Open Subtitles | سنذهب عندما تكوني جاهزة |
| Sen Hazır olduğun bir zaman. | Open Subtitles | حين تكوني جاهزة |
| Böylece Hazır olduğun zaman... nereye gideceğini bilirsin. | Open Subtitles | بهذه الطريقة عندما تكون أنت جاهزا,ستعلم ستعلم الي اين تذهب |
| Solucanlı pastanı ye hadi. Hazır olduğun zaman aşağı gel tatlım. | Open Subtitles | و احضري للأسفل عندما تكوني مستعدة يا عزيزتي |
| Tamam, Hazır olduğun zaman başlayabilirsin Saffron. | Open Subtitles | حسنا، في أي وقت تكونين جاهزة سافرون. |
| Hazır olduğun zaman başla. | Open Subtitles | أبدأ عندما تكون جاهز |
| Birisi için her şeyi feda etmeye Hazır olduğun zaman. | Open Subtitles | عندما تكون على استعداد أن تضحي بكل شيء لشخص ما |
| Neler olduğunu Hazır olduğun zaman bana anlatabileceğini yeni anladım. | Open Subtitles | أيقنت أنه أيان تصبحين مستعدة لإخباري بما يحصل معك، فتسخبرينني. |