| Elimize fırsat geçecek olursa sorgulamayı tam bir verimlilikle yapmaya hazır olmalıyız. | Open Subtitles | وإذا سنحت لنا الفرصة يجب أن نكون مستعدين للتحقيق معهم بكفاءة عالية |
| Amacımız hâlâ onu yakalayıp oradan çıkartmak ama tüm seçenekler için hazır olmalıyız. | Open Subtitles | الهدف يصعُب إعتقاله وإخراجه بالقوة ولكن علينا أن نكون مستعدين لجميع الخيارات القادمه |
| Ruh beslenmek için döndüğünde hazır olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نكون مستعدين عندما تأتي الروح لتأكل |
| Matkabı hazırlayın. İşaret alınca başlamaya hazır olmalıyız. | Open Subtitles | جهزي الإبرة، يجب أن نستعد للتحرك عند الإشارة |
| Özgür erkek ve kadınlar, beni dinleyin. hazır olmalıyız. | Open Subtitles | ايها الرجال والسيدات الأحرار انصتوا الي يجب ان نستعد |
| Güçlü ve düzenbaz haydutlara karşı uzun bir savaşa hazır olmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نكون جاهزين لتصدي حربّ طويلة ضد العصاباتّ وقطاع الطرق الماكرةُ |
| Ama alarm vermeye her an hazır olmalıyız. | Open Subtitles | لكن يجب أن نكون مستعدين لإعلانه في أي لحظة |
| - Reflekslerimiz iyi çalışmalı. - hazır olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نبقي ردود أفعالنا حادة علينا أن نكون مستعدين |
| -Yakında malzemelerle dönerler. Geldiklerinde ameliyata hazır olmalıyız. | Open Subtitles | سوف يعودون قريباً وبحوزتهم اللآلات يجب أن نكون مستعدين في أيّ وقت يعودون |
| Bir şeyler biliyor olmalı. Ortalığın kızışma ihtimaline karşı ona destek vermeye hazır olmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نكون مستعدين لمساندته لو تطورت الأمور |
| Artık ne gerekiyorsa yapmaya hazır olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نكون مستعدين للقيام بكل مايتطلبه الأمر الأن |
| Eğer başarısız olursak, tüm sorumluluğu üzerimize almaya hazır olmalıyız. | Open Subtitles | فى حالة فشل هذا الأمر يجب أن نكون مستعدين لتحمل المسئولية كاملة |
| Her şeyi yapmaya hazır olmalıyız. Anlıyor musun? | Open Subtitles | يجب أن نكون مستعدين لعمل أي شيء ، هل تسمعينني؟ |
| Sana karşı kullanılan tehdidin ne kadar büyük ve tehlikeli olduğunu bilmiyoruz, ama herşeye hazır olmalıyız. | Open Subtitles | وليس من المرجح لنا أن نعرف حجم ومدى التهديد الذى أنت بصدده ولكن يجب أن نكون مستعدين لأى شىء |
| Beyler, düşman Maryland'e doğru kaçmaya teşebbüs edebilir, saldırıya hazır olmalıyız. | Open Subtitles | يا رجال, يجب أن نستعد للهجوم في حالة العدو محاولة الانسحاب إلى ماريلاند |
| Gitme vakti geldiğinde hazır olmalıyız tamam mı? | Open Subtitles | يجب أن نستعد للذهاب في أيّ لحظة، إتفقنا؟ |
| Savaşa hazır olmalıyız ama şu an savaş zamanı değil. | Open Subtitles | يجب أن نستعد للقتال ولكن ليس الآن هو الوقت |
| - Büyük bir şey geliyor ve biz buna hazır olmalıyız. | Open Subtitles | هناك شيئ كبير قادم وعلينا ان نستعد |
| Ama bunun için hazır olmalıyız. | Open Subtitles | ولكن علينا ان نستعد لها |
| Peşimizden düşecekleri zaman için hazır olmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نكون جاهزين عندما يأتون من اجلنا |
| Her şeye karşı hazır olmalıyız. | Open Subtitles | علينا ان نكون جاهزين لكل شيء |
| Ondan haber aldığımızda hazır olmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نكون مستعدين للتحرك عند سماع صوت منه |
| Yakalanırız, hazır olmalıyız. | Open Subtitles | إن ضُبطنا، علينا أن نكون مُستعدّين |