İtfaiye şefi patlamanın sebebini Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | رئيس وحدة الإطفاء لا يعرف بعد سبب الانفجار. |
Henüz bilmiyor ama bana geri ödeyecek. | Open Subtitles | سيدفع لي لاحقاً , أنة لا يعرف بعد |
Henüz bilmiyor ama bana geri ödeyecek. | Open Subtitles | سيدفع لي لاحقاً , أنة لا يعرف بعد |
Bu akşam siz değerli hayırseverlerden bazıları Henüz bilmiyor olabilir. | Open Subtitles | بعضكم قد لا يعلم بعد مانحنا المحترم هذا المساء. |
Güverte de duruyor , Henüz bilmiyor ama... aslında bir felakete doğru yol alıyorlar. | Open Subtitles | إنها ثابتة على الطريق و هي لا تعرف بعد و لكنهم يبحرون باتجاه الكارثة |
- İstiyor. Sadece Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | أجل، لكنه لا يعلم ذلك بعد. |
Kahramanımız kanser olduğunu Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | في هذه اللحظة، بطلنا لا يعرف بأمر هذا السرطان |
Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | إنّه لا يعرف بعد. |
Chris Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يعرف بعد |
Chris Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يعرف بعد |
Hayır, Owen annesine bile söylemedi. Nathan Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | كلا، (أوين) لم يخبر حتى والدته لذا، كلا، (نايثن) لا يعرف بعد |
- Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | -أوه ، إنه لا يعرف بعد |
- Aslında Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | ـ حسنا، إنه لا يعلم بعد |
Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | هوَ لم يعلم بعد |
Ve Henüz bilmiyor ama gizli noel babam. | Open Subtitles | ،وهو لا يعلم بعد لكنه (سانتا) الخفي الخاص بي |
Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | هي لا تعرف بعد . |
İsteyip istemediğini bile Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | و هي لا تعرف إن كانت تريده أم لا |
Fausto ölü bir adam. Ama Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | (فوستو) رجل ميّت إنّه فحسب لا يعلم ذلك بعد |
Kahramanımız kanser olduğunu Henüz bilmiyor. | Open Subtitles | في هذه اللحظة، بطلنا لا يعرف بأمر هذا السرطان |