| Her parçanın şekli ve içi yegane olduğundan, sahtesi imkansız. | Open Subtitles | ولأن كل قطعة مختلفة عن الأخرى فانها مستحيل أن تزيف |
| Yaptığımız Her parçanın bir kopyası burda, ilk yaptığımızda dahil. | Open Subtitles | كل قطعة صنعناها لدينا نسخه واحدة هنا حتى اول قطعة |
| Ayrıca sizden Her parçanın çıkmadan önce sonra resmini çekmenizi istiyorum. | Open Subtitles | واريد منكم أن تصوروا كل قطعة في كلا الحالتين داخل و خارج غلافها |
| Her parçanın hangi kata gitmesi gerektiğine bakarız. | Open Subtitles | جد الدور الذي ستذهب اليه كل قطعة |
| Bu koleksiyondaki Her parçanın içinde platin var. | Open Subtitles | كل قطعة في التشكيله بها البلاتين |
| Her parçanın kendine has bir hikayesi vardır. | Open Subtitles | كل قطعة لها قصتها الخاصة بها |
| Her parçanın bir görevi vardır. | Open Subtitles | كل قطعة تخدم هدف |
| Brady Her parçanın listesini yaptı. | Open Subtitles | فإن (برادي) يعرف كل قطعة موجودة هنا |
| Her parçanın arkasında bir çentik var. | Open Subtitles | -خلف كل قطعة |