| Altı aydır buradayım ve seninle ilgil hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | كنت هناك لمدة 6 أشهر لم أسمع أي شيء منك |
| 44. kattan 6 haftadır hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لستة أسابيع لم أسمع أي شيء من الطابق الـ 44. |
| Çocukluğumdan beri hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم أسمع شيئاً بهذه الأذن منذ أن كنت صغيراً |
| - Ve bunu yapmadı. - Evet, talepte bulunmadı. Öncesinde Dover hakkında hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | ولم يفعل ذلك - أنا لم أسمع شيئًا من قبل - |
| Radyomu bulduklarından beri hiçbir şey duymadım ben, ama güzel şarkı. | Open Subtitles | لم أسمع شيء منذ أن تعطل مذياعي. أغنية جميلة كما تعرف. |
| Ancak ben yani Hercule Poirot hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | وبرغم هذا, انا هيركيول بوارو لم أسمع شيئا |
| hiçbir şey duymadım. Ne ki o? Lanet olası havalandırma, adamım. | Open Subtitles | لم اسمع أي شيء, ماذا كان ذلك؟ انه التكييف اللعين يا رجل |
| Hayır, hiçbir şey duymadım, şimdi izin verirseniz... | Open Subtitles | لا, لم اسمع شيئاً . . فاذا ان لم تكن تمانِع |
| hiçbir şey duymadım. Aynı evin içindeydim, kahretsin. | Open Subtitles | لم أسمع أي شيء لقد كنت في نفس البيت, اللعنة |
| İşin hakkında seninle dalga geçmemi gerektirecek hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم أسمع أي شيء بخصوص عملك لا شيء يجعلني أرغب بشنق نفسي. |
| Ben başından beri hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم أسمع أي شيء حتى قبل أن يتوقف |
| Sizin hakkınızda sizin söyledikleriniz dışında hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم أسمع أي شيء عنك إلاّ من عندك. |
| Ama bir nedenden ötürü polis sireni dışında hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لكن لسبب ما، لم أسمع شيئاً... عدا صوت صفارة إنذار الشرطة... |
| Gürültü için özür dilerim. Neredeyse bitirdim. hiçbir şey duymadım | Open Subtitles | ـ أنا آسفة على هذا الازعاج ـ لقد قاربت على الانتهاء ـ أنا لم أسمع شيئاً |
| Sonra Bin Dokuz Yüz veya Virginian hakkında hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم أسمع شيئاً من ساعتها عن 1900 والباخرة |
| Senin hakkında hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم أسمع شيئًا عنك. |
| ...hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم أسمع شيئًا |
| Dürüst olmak gerekirse hiçbir şey duymadım efendim. | Open Subtitles | -هل يعنون شيء لك؟ -بأمانة يا سيدي، لم أسمع شيء مطلقاً |
| - Hiçbir şey duymadın. - hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | ـ أنت لم تسمع شيئا ـ لم أسمع شيئا |
| Ben hiçbir şey duymadım, her ne yaptıysa geçti artık. | Open Subtitles | لم اسمع أي شيء لذا اياً كان ما فعلته، فقد حدث |
| Ben hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | أنا لم اسمع شيئاً |
| Duymam için söyledi ama ben hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لقد قال هذا بصوت مرتفع لاسمعه لم اسمع شيئا |
| hiçbir şey duymadım, bu yüzden bilemeyeceğim. | Open Subtitles | لم أسمع أى شىء لذلك... لا أعرف |
| Hayır, ben mastürbasyon kâğıtlarıyla ilgili hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم تخبرني مطلقاً عن قوانين العاده السريه |
| Hayır, hiçbir şey duymadım, Russ, bütün gün tarama yaptım, ama senin için bir daha göz atarım. | Open Subtitles | لا .إننى لم أسمع أي شئ يا روس وإننى جالس على الشاشه منذ الصباح ولكننى سأرسل رساله برقيه لأجلك |
| - Bunun hakkında hiçbir şey duymadım. | Open Subtitles | لم اسمع شيء حول ذلك. |