| Bu değerlendirmede, Doktor Hill'in Tanrı Kompleksi var derken, ne demek istediniz? | Open Subtitles | ماذا تقصد في هذا التقييم عندما قلت كان الدكتور هيل مجمع الله؟ |
| Tree Hill'in Belediye Başkanı... bir zamanların harika basketbol oyuncusu... ve Nathan'ın babasıdır. | Open Subtitles | فهو عمدة تري هيل ولاعب كرة سلة ماهر فيما مضى و والد نايثن |
| 3 ay önce Beacon Hill'in altında bir petrol rezervi saptanmış. | Open Subtitles | منذ ثلاثة شهور، اكتُشف خزّانٌ نفطيّ ''تحت الأرض أسفل ''بيكون هيل. |
| Bay Hill'in mahkeme tutanaklarını baştan aşağıya gözden geçirdim. | Open Subtitles | لقد راجعتُ مَلفات مُحاكمَة السيد هِيل بدِقَة |
| Augustus Hill'in cezanın geri dönüşümü talebini reddediyorum. | Open Subtitles | و أرفضُ طلبَ أُغسطس هِيل بنقضِ إدانَتِه |
| Bay Hill'in, davalı James Conway'i teşhis ettiği kayıtlara geçsin. | Open Subtitles | دع المحكمة تسجل بأن السيد هيل تعرف على المتهم: |
| Bay Hill'in, davalı Paul Cicero'yu teşhis ettiği kayıtlara geçsin. | Open Subtitles | دع المحكمة تسجل بأن السيد هيل تعرف على المتهم: بول سيسيرو |
| Bay Hill'in, davalı James Conway'i teşhis ettiği kayıtlara geçsin. | Open Subtitles | دع المحكمة تسجل بأن السيد هيل تعرف على المتهم: جيمس كونواي |
| Bay Hill'in, davalı Paul Cicero'yu teşhis ettiği kayıtlara geçsin. | Open Subtitles | دع المحكمة تسجل بأن السيد هيل تعرف على المتهم: بول سيسيرو |
| -Peki bu dünyanın en iyi doktorları arasında Doktor Hill'in sıralaması nedir? | Open Subtitles | وكيف الدكتور هيل رتبة في هذه المجموعة التي تعد من بين الأفضل في العالم؟ |
| -Doktor Kessler, Doktor Hill'in cerrahi yeteneğine olan inancınız ortada. | Open Subtitles | الدكتور كيسلر، إيمانك المواهب الجراحية الدكتور هيل واضح. |
| Şunu anlamama yardımcı olun yargıç Kibler Hill'in davasında rüşvet almadı mı? | Open Subtitles | الأن دعني أفهم هذا القاضي كيبلر لم يأخذ رشوة في قضية هيل هذا صحيح |
| Julia Hill'in aksine, Holmes'un ormanı, kendisi bir ağaç kurtarmış olsa da, kesilmişti. | Open Subtitles | على خلاف جوليا هيل , غابة هولمز سوّيت... ... معذلكأنقذت شجرة ردود العملاقة. |
| Tree Hill'in en seksi kızını arıyorlarmış. | Open Subtitles | انهم يبحثون عن الفتاة الاكثر اثارة في تري هيل لماذا لا يبحثون عن الفتاة الاكثر حقارة ؟ |
| Görünüşe göre Hill'in cinsel amaçları için birkaç suiti vardı. | Open Subtitles | هيل تعرض لاكثر من دعوى قضائية بسبب التحرشات الجنسية |
| En son konuştuğumuzda Hill'in bilgisayarına yazılımı yüklemeye çalışıyordun. | Open Subtitles | اخر مرة تحدثت معك عندما كنا نحاول اختراق جهاز هيل |
| İT denim. Bay Hill'in bilgisayarını temizlemek için gönderildim. | Open Subtitles | انا من نظم المعلومات , لقد ارسلوني لاصلاح جهاز السيد هيل |
| Beni öldürmek istediğin suçu işleyen Hill'in, gitmesine izin verdin. | Open Subtitles | أنتَ تقتلني على نفس الجريمَة التي تركتَ (هِيل) ينفُد مِنها |
| Hill'in kitabını bedelsiz basmak bir iş planı gibi gözükmüyor. | Open Subtitles | لم يكُن أخذ كتاب (هِيل) بدون مُقابِل خطَة عمَل صحيحة |
| Ve ilk kitabın Augustus Hill'in hatıraları olması gerekiyor, değil mi? | Open Subtitles | و كانَ منَ المفروض أن يكون الكِتاب الأول مُذكرات (أغسطس هِيل)؟ |