| Kanada'daki tüm Hintlilere selamlar. | Open Subtitles | مرحبا بجميع الهنود في كندا دعوني أخبركم عن شيء مهم |
| İnsanlar Asyalı ya da Hintlilere ırkçılık yapılınca pek coşmuyorlar. | Open Subtitles | الناس لا يحاكمون بسبب عنصرية ضد الهنود أو الآسيويين. |
| Dünyanın tamamına bakarsanız, açığa bırakılan dışkının yüzde 60'ı Hintlilere ait. | TED | وعلى مستوى العالم كاملاً، 60% من البراز في العراء ناتج عن الهنود. |
| Tam olarak Hintlilere güvenmiyorum. | Open Subtitles | بالضبط يعنى انا لا اثق فى الهنود |
| Bakın! Size bir sözüm yok ama, Hintlilere pek güvenim kalmadı. | Open Subtitles | انظر,انا لا اقصد الاساءة لك لكني لم اعد اثق بالهنود |
| İşte bu yüzden Hintlilere güvenmiyorum. | Open Subtitles | لهذا باظبط انا لا ائتمن الهنود |
| Basit ve masum Hintlilere baskı yapıyorlar. | Open Subtitles | يضطهدون الهنود البسيطيون البريئون |
| Hiç de Hintlilere benzemiyorsun. | Open Subtitles | الاطلاق على الهنود مثل لاتبدين |
| - Saddam, Hintlilere zarar vermeyeceklerini söyledi. | Open Subtitles | ماهر، ضمنت صدام... ... أن العراقيين لن يضر الهنود. |
| Ve Hintlilere çıkış izni vermiş durumda. | Open Subtitles | وكان قد سبق يسمح الهنود لمغادرة البلاد. |
| Ben Hintlilere güvenmem. | Open Subtitles | أنا لا اثق فى الهنود |
| Ben Hintlilere güvenmem. | Open Subtitles | أنا لا أئتمن الهنود |
| O konuda Hintlilere katılıyorum. | Open Subtitles | أنا أوافق الهنود على ذلك. |
| Ve herkesin karşı çıkmasına rağmen Hintlilere göre, İngilizler Kohinoor'u Büyük Britanya'ya göndermiş. | Open Subtitles | "ضدَّ رغبات الجميع..." "الكوهينور) محبوبة الهنود أُرسلت طوال) الطريق نحو (بريطانيا) العظمى." |
| Etrafını Hintlilere güvenmeyen insanlar çevrelemiş. | Open Subtitles | إنها مُحاطة بأشخاص لا يثقون بالهنود |