| "Siz benim arkadaşlarımsınız, ve benim arkadaşlarım burada hoş karşılanır demiş." | Open Subtitles | وقال: "أنت يا أصدقائي، وجميع أصدقائي هي موضع ترحيب هنا ". |
| Olimpos'u bulan ölümlü Tanrılar tarafından hoş karşılanır. | Open Subtitles | أي شخص يستطيع أن يرى دربه هناك سيكون موضع ترحيب لدى الألهة |
| Güvenli bir yerdir ve herkes hoş karşılanır. | Open Subtitles | انه مكان آمن جدا الجميع موضع ترحيب |
| Benim revirimde herkes hoş karşılanır. | Open Subtitles | {\3cHFFFFFF\bord2}{\1cH900000\3cHFFFFFF\b1\}الكل مرحب به في الوحدة الصحية |
| Buradaki başkaları için gün doğumu daha da hoş karşılanır. | Open Subtitles | بالنسبة للآخرين هنا، شروق الشمس هو أكثر ترحيبا. |
| Burada herkes hoş karşılanır. | Open Subtitles | ايى، ايضا، وكلها موضع ترحيب هنا. |
| Kaptan Kanca Nautilus'ta her zaman hoş karşılanır. | Open Subtitles | القبطان (هوك) موضع ترحيب دائماً على متن "نوتيلوس" |
| Büyük bir penis her zaman hoş karşılanır. | Open Subtitles | -لا أرى أي مانع القضيب الكبير دائماً مرحب به |
| "Emily'nin hayaleti burda hoş karşılanır" tabelasını indirip.. | Open Subtitles | وابعد اللافتة التي تقول شبح إيميلي مرحب به هنا)،) |
| Herkes hoş karşılanır burada | Open Subtitles | الجميع مرحب به هنا |
| O burada senden çok daha hoş karşılanır, sik surat. | Open Subtitles | انه اكثرا ترحيبا من وجهك الاحمق |