| Çok hoşlandım ondan. Aksanı acayip seksi. | Open Subtitles | أنا معجب بها للغاية، تلك اللهجة مثيرة للغاية |
| Hoşlandın. Benim türümden değil ama ben de hoşlandım. | Open Subtitles | .أنت معجب بها أنها ليست من فصيلتي و لكني معجب بها |
| Son birkaç haftada garip bir şekilde hoşlandım senden. | Open Subtitles | بدأت تعجبني بطريقة غريبة، في الأسابيع الماضية. |
| Aslına bakarsan, tüm liberal zırvalarına rağmen bu heriften hoşlandım. | Open Subtitles | اتعلم ، يعجبني هذا الرجل على الرغم من ارائه المتحررة. |
| - Bir öpücükle, senden hoşlandım. - Dale ve Zarkov neredeler? | Open Subtitles | بقبلة هذا لننى معجبة بك اين دايل و زاكروف ؟ |
| Senden hoşlandım. Vurmama neden olma. | Open Subtitles | أعجبت بك نوعاً ما لا تجعلنى أطلق عليك النار |
| Ondan hoşlandım. Çok sıcak ve dost canlısı. Neden onunla beraber olduğunu anlayabiliyorum. | Open Subtitles | أعجبتني تبدو ودية ورقيقه يمكنني رؤية سبب مواعدتك لها |
| Ve ona ağrısını geçirecek kuvvetli ilaçlar verdi. Ondan gerçekten hoşlandım. | Open Subtitles | وقد أعطته حقنة كبيرة لألمه، أنا معجب بها حقا |
| Bak Mary, senden çok hoşlandım. | Open Subtitles | حسناً .. انظري يا ماري .. انا معجب بك كثيراً |
| Ahbap, başka ne diyebilirim? Ondan hoşlandım. | Open Subtitles | يا صحابي، ما استطيع ان اقول غير ذلك، انا معجب بها |
| Bunu söyleyeceğimi düşünmezdim, Ama ondan hoşlandım. | Open Subtitles | لم أعتقد قطّ بأنّي سأقول هذا ولكنها تعجبني نوعاً ما |
| Seni iki haftadır tanıyorum ve ilk kez gerçekten senden hoşlandım. | Open Subtitles | عرفتك منذ أسبوعين و هذه أول لمحة بك قد تعجبني برجل حقاً |
| - Artık şu ilaçları verecek misiniz? - Senden hoşlandım. Eğlencelisin. | Open Subtitles | ايمكن ان تعطينا الوصفة الطبية الآن؟ تعجبني , انت ممتع |
| Sylvain'dan hoşlandım, ama gerçekten ona aşık olmadım. | Open Subtitles | كان يعجبني سيلفان لكن لم أكن مغرمة به فعلاً |
| Onlara hayat vermişsin. Bu sanat mı bilmiyorum, ama hoşlandım. | Open Subtitles | تضفي عليهم لمعانا لا اعلم ما اذا كان فنا، ولكنه يعجبني |
| Sizden hoşlandım hiç kimseden hoşlanmadığım kadar. | Open Subtitles | أنا معجبة بك كما لم أعجب بأحد من قبل يا سيدي |
| Vergilerinde hile yaptığını ortaya çıkardığımda bir bakıma ondan hoşlandım. | Open Subtitles | و أعجبت به عندما عرفت أنه يغش في الضرائب. |
| Seni ilk gördüğümde senden hoşlandım çünkü farklıydın.. | Open Subtitles | عندما رأيتك لأول مرة أعجبتني لأنك كنت مختلف ، جديد. |
| Bilmiyorum, ondan birazcık hoşlandım, ister inanın ister inanmayın. Bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف، في الحقيقة أعتقد بأنه أعجبني نوعاً ما صدقوا أو لا تصدقوا. |
| Bir çocuk vardı, ondan gerçekten hoşlandım ama neler yapabildiğimi öğrenince, tamamen çıldırdı. | Open Subtitles | كان هناك واحد و أنا أحببته حقاً ولكن عندما أكتشف ما الذي أستطيع فعله هو أخافه كلياً |
| Seni buraya getirdim çünkü ben de senden hoşlandım. | Open Subtitles | لقد جلبتك إلى هنا لأني أُعجبت بكَ أيضا |
| Diğerinden daha çok hoşlandım. | Open Subtitles | بالنسبه لي أنا معجبه بذلك الفتي |
| Bu adamın görünüşünden hoşlandım mı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ، لا تروق لي نظرة هذا الزميل. |
| Senden hoşlandım, Netitia. | Open Subtitles | تعجبينني ناتاشا |
| Bu hiç bir şey demek değil ama bende senden hoşlandım... | Open Subtitles | هذا لا يبدو منطقياً على الإطلاق لكنني معجبٌ بكِ أيضاً، لذا... |
| Biliyor musun, senden hoşlandım. | Open Subtitles | أوَتعلم، أنتَ تروقني. |
| Senden gerçekten hoşlandım ama böyle durumlarda daha önce bulundum. | Open Subtitles | أنتي تعجبيني. و لكني مريت بمواقف مثل هذه من قبل |