| Görünüşe göre çayımızın tadımı sırasında HuoYi benim fincanıma parazit koymuş. | Open Subtitles | "على ما يَبدو" "خلال تناولنا الشاي" "قام (هو يي) بوضع الطفيليات في قدحي." |
| Efendi Yuan, HuoYi'nin sizi bir adada tutsak ettiğini söylemiştiniz. | Open Subtitles | سيّد (يوان) قلت أن (هو يي) حجزك في جزيرة. |
| Gemilerimizi batıran canavar HuoYi yetiştirdiği ve Yuan Zhen'in serbest bıraktığı Deniz Ejderhası idi. | Open Subtitles | "تنين البحر) الذي أغرق سفننا)" "هو الوحش الذي رباه (هو يي)" (يوان تشن) رآه يتحرر |
| Bu kanıtlar üzerinden hareketle HuoYi Yarasa Adası'nda saklanıyor olmalı. | Open Subtitles | بهذه الأدلة (هو يي) لابد أن يكون مختبئاً في "جزيرة الوطواط". |
| HuoYi'yi tutuklamak için yalnızca bir güne ihtiyacım olduğuna yemin ederim. | Open Subtitles | اقسم لكِ أنّني بحاجة ليوم واحد للقبض على (هو يي). |
| - HuoYi'nin aklında neler olduğunu görelim! | Open Subtitles | لنرى ماذا يدور في عقل (هو يي). نعم، سيّدي! |
| HuoYi, ülkeniz savunmasız evinizden çıkmaya zorlandınız ve intikam için buraya geldiniz. | Open Subtitles | (هو يي) بلدك غير حصين اضطررت للرحيل عن موطنك |
| HuoYi ve Dondolular adalete teslim edilmiş ve "Deniz Ejderhası" olayı sona ermiştir. | Open Subtitles | (هو يي) من "الدوندوريين" تمّتقديمهللعدالة. قضية "تنين البحر" |
| HuoYi adında bir adamdan mektup aldım. | Open Subtitles | "و صلتني رسالة من شخص يُدعى (هو يي)." |
| Kuşun Dili Çayı, İmparatorluk Sarayı'na özel olduğundan sadece üst sınıfın keyfi için bu yüzden HuoYi çaya parazit koymak istedi, değil mi? | Open Subtitles | بما أن شاي (لسان الطائر) خاص بـالبلاط الإمبراطوري. وهو لأجل متعة رفيعي الشأن. (هو يي) أراد وضع الطفيليات في الشاي، صحيح؟ |
| Komplo HuoYi liderliğinde gerçekleşti. | Open Subtitles | وكان على رأس هذه المؤامرة هو (هو يي). |
| - HuoYi'nin kaçmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا السماح لـ (هو يي) بالهرب. |
| HuoYi'nin ana planının gerçek yüzü bu. | Open Subtitles | هذا هو الوجه الحقيقي لـ خطة (هو يي). |