| Delirmemesini isterseniz içeceğine ilaçlar koyabiliriz. | Open Subtitles | حسنا,اذا أنك تفضل أنه لايُجن يمكن أن نخلط المخدّرات في شرابه |
| Oyalanıp içeceğine iyice karıştığına emin ol. | Open Subtitles | يجب أن تبقي و تتأكّدي أنّه يمتصّه في شرابه. |
| İçeceğine ekliyor ya da yüzüne üflüyor ve neredeyse hemen etkisini gösteriyor. | Open Subtitles | نعم, انهم يضعوه فى شرابك او ينثروا البودرة فى وجهك و امتصاصه يتم فورا |
| Klüpte olduğumuzu hatırlıyorum, ...İçeceğine koyduğum hapı hatırlıyorum... | Open Subtitles | أتذكر أنني كنت في النادي. وأتذكر المخدرات أن أضع في شرابك. |
| O yüzden mi içeceğine bir şey koydun? | Open Subtitles | ألهذا وضعتَ شيئاً بشرابه ؟ |
| Ayrıca içeceğine çoktan bir fili devirecek kadar uyku ilacı attım. | Open Subtitles | و أيضا لقد وضعت مخدر حمض جاما-هيدروكسي في شرابها قد يسقط فيلاً. |
| Etrafında olmalı ve içeceğine karıştığından emin olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تبقي و تتأكّدي أنّه يمتصّه في شرابه. |
| Muhabbet edersiniz. İlacı içeceğine atarsın. | Open Subtitles | ستحادثه , وتسقط الحبة في شرابه |
| Durduk yere birisi geliyor ve içeceğine bir şey katıyor? | Open Subtitles | أحدهم ظهر فجأة، ودس شيئاً في شرابه |
| Kate, ben içeceğine bakarım. | Open Subtitles | كايت انا سوف اراقب شرابك |
| O yüzden mi içeceğine bir şey koydun? | Open Subtitles | ألهذا وضعتَ شيئاً بشرابه ؟ |
| - Sırası değil şimdi! İçeceğine şundan biraz koy. | Open Subtitles | ضع بعضاً من هذا في شرابها |
| İçeceğine şundan biraz koy. | Open Subtitles | ضع بعضاً من هذا في شرابها |