| Bu benim için önemsiz, Konuşacak kelimesi kalmamış birisi için. | Open Subtitles | انة لغير مهم بالنسبة الى من يكون صاحب الكلمة الاخيرة |
| Ve kız kardeşime neden benim için önemsiz olan şeyler için bile sürekli bağırıyorum? | Open Subtitles | ويصرخ في وأختي، على الرغم من أنها غير مهم بالنسبة لي. |
| Senin için aptal bir sözcük kullanmamam benim için önemsiz olduğun anlamına gelmez. | Open Subtitles | عدم تلقيبك باسم تافه لا يعني أنك غير مهم بالنسبة لي |
| sonra benim için önemsiz olduğuna kendimi inandırdım. | Open Subtitles | لذا تظاهرت بأنك لست مهم بالنسبة لي |
| Ancak gerçek şu ki... onun için önemsiz biriyim, siz ise onun herşeyisiniz. | Open Subtitles | للحقيقةِ من اي شيء اخر أَنا لا شيءُ لها وأنت كُلّ شيءَ لها |
| Ancak gerçek şu ki... onun için önemsiz biriyim, siz ise onun herşeyisiniz. | Open Subtitles | للحقيقةِ من اي شيء اخر أَنا لا شيءُ لها وأنت كُلّ شيءَ لها |
| Şimdi seni tanımıyor olmayı... ve senin için önemsiz olmayı hayal edemiyorum. | Open Subtitles | والان لا استطيع ابداً تخيل عدم معرفتك غير مهم بالنسبة لك ... . |