| Arkadaşınız için sakıncası yoksa, dans edebilir miyiz? | Open Subtitles | بالطبع. ولماذا يمانع راج؟ ـ هيا |
| Erkeğiniz için sakıncası yoksa tabii. | Open Subtitles | إذا لم يمانع رجلك |
| Soruşturmayı birlikte yürütmemizin benim için sakıncası yok. | Open Subtitles | أنا موافقة على التحقيق المشترك |
| Senin için sakıncası yoksa tabii. | Open Subtitles | اذا كنتِ موافقة على هذا |
| Heybede biraz sıvı merhem var, ağrı için sakıncası yoksa... | Open Subtitles | هناك مرهم في حقيبة السرج إذا كنتي لا تمانعي |
| Tabii, senin için sakıncası olmadığından emin olmalıyım. | Open Subtitles | طبعاً,أردت التأكد أنك موافق على هذا |
| Benim için sakıncası ama gerçekten hüsrana uğramış gibi mi görünüyordum? | Open Subtitles | أنا لا أمانع ذلك لكن أَحقًا تبدو على وجهي نظرة اليأس؟ |
| - Tabii eğer senin için sakıncası yoksa. - Tabii ki sakıncası yok. | Open Subtitles | ذلك , لو أن هذا مناسباً معكِ بالتأكيد , نعم , لا بأس |
| Kalan cesetleri de kontrol etmek isterim sizin için sakıncası yoksa bayan. | Open Subtitles | يجب أن أفحص بقية الجثث، إن لم يكن لديك مانع يا آنسة. |
| Senin için sakıncası yok, değil mi? | Open Subtitles | لن تمانع أن تفعل هذا, أليس كذلك |
| Senin için sakıncası yoksa tüm bunlar sona erdiğinde senden numarasını alırım. | Open Subtitles | إنّك لا تمانع إذا أخذت رقمها عندما ينتهي كل هذا، صحيح؟ |
| Nick için sakıncası olur mu? | Open Subtitles | هل يمانع نيك فى هذا |
| Erkek arkadaşın için sakıncası yoksa, tabii. | Open Subtitles | طالما لا يمانع صديقكِ |
| Senin için sakıncası var mı? | Open Subtitles | أنتِ موافقة على ذلك؟ |
| Senin için sakıncası yok mu? | Open Subtitles | -أأنتِ موافقة على هذا؟ |
| O zaman bir yüzsüzleşsem ve dans etsem senin için sakıncası olmaz, değil mi? Aydınlanmış ve özgür hissediyorum. | Open Subtitles | إذًا لن تمانعي إن أصبحت خفيفا ورقصت بالجوار قليلا أليس كذلك ؟ أشعر بالحريه والابتهاج |
| Çok şüpheci göründüğünüzü söylememin sizin için sakıncası yoktur umarım. | Open Subtitles | آمل ألا تمانعي قولي بأنكِ تبدين متشككة للغاية |
| Senin için sakıncası olmadığından emin misin? | Open Subtitles | هل انت متأكد؟ أنت موافق على هذا؟ |
| Sizin için sakıncası yok mu bunun? | Open Subtitles | هل أنت موافق على ذلك؟ |
| Kendim için sakıncası olmazdı. | Open Subtitles | عن نفسي لن أمانع ذلك |