"için yapmadım" - Traduction Turc en Arabe

• لم أفعلها من
• أفعل ذلك من
• ما عملت هو لك
• افعلها من
• ولم أفعل
• لم افعله
• لم أقم بذلك
• أفعل ذلك لك
• أفعل هذا من
• أفعلها لأجلك
• أفعلها من أجل

Aslında, bunu para için yapmadım.
أعنى, إننى لم أفعلها من أجل المال من فضلك, لقد حققت مكسبك

Yine de bunu senin için yapmadım. Seninle oğlumu izlerken, bir şey öğrendiysem o da küçük yalanların, bir aileye geceyi huzur içinde geçirttiğidir.
لكنني لم أفعلها من أجلك, لو كنتُ قد تعلمتُ شيئاً من مشاهدتك أنت وإبني

Ve benim için o zaman ki ironi şuydu, tabiki bunu bilimsel ilerleme için yapmadım.
وكانت المفارقه بالنسبه لي بالطبع لم أكن أفعل ذلك من أجل الأرتقاء بالعلوم

Senin için yapmadım.
أنا ما عملت هو لك.

Bunu senin için yapmadım, Allison için yaptım.
. لم افعلها من اجلك, لقد فعلتها من اجل اليسون

Bulunduğum yere gelmek için çok çalıştım ama bunu sana kahve getirebilmek için yapmadım.
لقد عملت بجد لأصل لما أنا عليه، ولم أفعل ذلك حتى أتمكن من إحضار القهوة لكَ!

Bak yaptıklarımın hiçbirini sana ihanet etmek için yapmadım.
ما فعلته لم افعله بقصد خيانتك. تُريد أن تُساعد؟

Ve kafandan neler geçtiğini de bilmiyorum ama bunu sana bir şeyler kanıtlamak için yapmadım.
لا أظن ماذا فهمتِ لم أقم بذلك لأثبت لك شيئاً ما

Bunu senin için yapmadım.
لم أفعل ذلك لك.

-Not için yapmadım. - Ver bakalım
لم أفعل هذا من أجل الدرجة أعطيني البعض من ذلك

Evet, ama itiraf etmeliyim ki, bunu sadece senin için yapmadım.
حسنًا ، عليّ أن أعترف بأني لم أفعلها لأجلك فقط

Ama çocuk için..kardeşlerim bundan emin olacak.Ama para için yapmadım.
و لكنه للطفل أختي ستحرص على هذا و لكني لم أفعلها من أجل المال

Dürüst olmak gerekirse tamamen senin için yapmadım.
أتعرف، لأكون صادقاً معك لم أفعلها من أجلك وحسب

Ben bunu babam için yapmadım, oğlum için yaptım.
لم أفعلها من أجل أبي لقد فعلتها لأجل ابني

Bunu kendim için yapmadım. Bunu o küçük kız için yaptım.
لم أفعل ذلك من أجلي بل فعلته لتلك الفتاة الصغيرة

Para için yapmadım. Sana yardım etmek için yaptım.
أنا لم أفعل ذلك من أجل المال أنا فعلت هذا لمساعدتك.

Evet, size yalan söyledim ama bunu para için yapmadım.
لو رفضت ما يطلبه مني. نعم، كذبت عليكم، لكنني لم أفعل ذلك من أجل المال.

Bunu senin için yapmadım.
ما عملت هو لك.

X Factor'da ünlü olmak için yapmadım.
لم افعلها من اجل الشهرة او برنامج اكس فاكتر الغنائي

Bunu senin için yapmadım. Kendim için yaptım.
لم افعلها من أجلك فعلتها من أجلي

Ama senin için yapmadım, inan bana.
ولم أفعل هذا لأجلك صدقني

-Bunu? Senin için yapmadım. Ne?
- كلا لم افعله لك ؟

Bunu senin için yapmadım.
لم أقم بذلك من أجلك

Bunu senin için yapmadım.
أنا لم أفعل ذلك لك.

Şirket için yapmadım, fotokopici için yaptım.
أنا لم أفعل هذا من أجل الشركة، بل فعلته من أجل جهاز الإستنساخ.

Bunu senin için yapmadım.
لم أفعلها لأجلك