| Bunu bilmenin tek kesin yolu kelimelerden geçiyor; içindekiler kısmındaki "kısmen hidrojenize" kelimelerinden. | TED | حسناً، الطريقة الوحيدة للتأكد هي إذا رأيت هذه الكلمات المهدرجة جزئياً، في قائمة المكونات |
| İçindekiler, taze püre domates su, tuz ve bozulmayı geciktirmek için sodyum bezonat. | Open Subtitles | .. المكونات هي : طماطم طازجة مهروسة ماء ، ملح ، وبنزوات الصوديوم تم إضافته للحفاظ على صلاحيته |
| İçindekiler mi önemli, yaratacağı etki mi? | Open Subtitles | لماذا، هل تريد قائمة المكونات أو التأثير؟ |
| O bir okul çantası ama içindekiler tanınmayacak derecede yanmış. | Open Subtitles | إنها حقيبة مدرسية و لكن المحتويات محترقة لا يمكن تمييزها |
| Merak ettiysen söyleyeyim. Paketin içindekiler tuvaletimle Pasifik Okyanusu arasında bir yerlerde. | Open Subtitles | في حال كنت تتساءل, المحتويات السابقة للرزمة موجودة في مكان ما بين مرحاضي |
| Kısa bir araştırmadan sonra, ...konak ve içindekiler açık arttırma ile satıldı. | Open Subtitles | بعد تحقيق قصير تم بيع القصر ومحتوياته في المزاد العام |
| Bunun içindekiler, varoluşumuza dair birçok şeyi... ortaya çıkarabilir. Yavaşça zevkini çıkararak bakmalıyız... | Open Subtitles | ما بداخل هذا يمكن أن يهزّ أسس وجودنا نحن بحاجة إلى وقفة وتذوّق... |
| Ürünün içindekiler kısmına baktım da acaba sence... üründeki protein miktarı yeterli mi, sersem herif! | Open Subtitles | كنت أنظر إلى المكونات و أتساءل إن كان هناك بروتين كافي أيها المغفّل |
| İçindekiler ne? | TED | ما هي المكونات ؟ التخيلات ، المرح، |
| Her hobi mağazasında içindekiler vardır. | Open Subtitles | أي محل هوايات لديه المكونات " إنها حديد الحلاقة .. |
| Özellikle içindekiler taze ise. | Open Subtitles | خاصةً عندما تكون المكونات طازجة |
| İçindekiler kimyasal ve sarı. | Open Subtitles | المكونات هى " مواد كميائية " و " اصفر " |
| Evet, ama bir de içindekiler bölümüne bak. | Open Subtitles | لكن انظري الى المكونات |
| İçindekiler kısmı bile sallama. | Open Subtitles | إنَّ المكونات حتى مجرد هراء |
| - İçindekiler neydi peki? | Open Subtitles | وكانت المكونات عبارة عن؟ |
| - İçindekiler baskı altında. | Open Subtitles | هذه المكونات تحت الضغط هنا |
| Etiketlenmiş eşya; bir bayan çantası. İçindekiler; 1 bayan cüzdanı, muhtelif kredi kartları, 1 anahtarlık, 3 ev anahtarı. | Open Subtitles | عنصر مرفق , حقيبة يد حريمى, المحتويات ,محفظة حريمى , بطاقة ائتمان, خاتم , و ثلاث مفاتيح. |
| Nedeni, hayatlarımızı sonsuza kadar değiştirecek olan bu harika kutunun içindekiler. | Open Subtitles | الامر هو المحتويات الموجودة في هذه العلبة المذهلة التي سوف تغير حياتنا للأبد |
| Ve bu da içindekiler sayfasının orjinaliydi. | TED | اذا, هذه كانت بالأصل صفحة المحتويات. |
| Sana bugün bir kutu bırakıyorum içindekiler çok büyük öneme sahip şeyler. | Open Subtitles | اليوم، راح أترك لك صندوق ومحتوياته مهمة جداً |
| Haftanın sonuna kadar o evin içindekiler hakkında daha çok şey bilmek istiyorum. | Open Subtitles | حسناً، أودُ أن أعرف المزيد عن ما بداخل هذا البيت، بنهاية الاسبوع |