| Ama ona işim çıktı diyip burada kalır ve hesaplara yardım edebilirim. | Open Subtitles | زلكن يمكنني أن أخبره أن شيئاً طرأ بالعمل وأبقى لمساعدتك مع السجلات |
| Beyler, acil işim çıktı. | Open Subtitles | أيها السادة لقد طرأ شيء ما الرجاء المعذرة |
| Bir işim çıktı. Görüşmemizi kaçırdığım için üzgünüm. | Open Subtitles | نعم، هناك شيء طرأ آسف لتغيبي عن إجتماعنا |
| Ve bunu yapmak zorunda olduğuma inanamıyorum ama bir işim çıktı ve yarına erteleyebiliriz diye umuyordum. | Open Subtitles | ولا استطيعُ أن اصدقَ أنهُ عليّ ذلك لكن طرأ شئ وكنتُ آمل انهُ قد يمكننا أن نعيدَ التنظيمَ للغد |
| Uh,İptal ettiğim için üzgünüm, ama bir işim çıktı. | Open Subtitles | آسفٌ عليّ أن ألغي الموعد لقد طرأ أمرٌ ما |
| Dün gece bir işim çıktı. Geceyi şehirde geçirdim. | Open Subtitles | لقد طرأ أمر ما البارحة واضطررت للمبيت في المدينة |
| Babalar Gününü beraber geçirecektik ama işim çıktı. | Open Subtitles | كنا سنقضي يوم عيد الأب هناك لكن طرأ لديّ عمل. |
| Bu hafta mutfakta sana Amanda yardım edecekti ama benim çok acil bir işim çıktı ve umarım benim vardiyamı o alabilir. | Open Subtitles | اعلم ان اماندا كانت ستساعدك في المطبخ خلال هذا الاسبوع، لكن طرأ شيئا ما |
| Üzgünüm. Önemli bir işim çıktı. | Open Subtitles | أنا آسف جدا, لقد طرأ لي أمر مهم |
| Hayır, hayır. sadece bir işim çıktı, ve günümü yeniden planlamalıyım. | Open Subtitles | لا، لا، لا، إنه مجرد أمر قد طرأ... وأنا مضطرة لتأجيل الاجتماع... |
| Efendim, çok üzgünüm. Bir işim çıktı. | Open Subtitles | سيدي، أنا في غاية الأسف، لقد طرأ طارئ. |
| Adam, bir işim çıktı. | Open Subtitles | مرحباً، آدم، أسمع لقد طرأ شيء اليوم |
| Kulağa harika geliyor ama işim çıktı. | Open Subtitles | -ونأخذ بعض مخالفات السرعة .. -يبدو هذا رائعًا، ولكن طرأ شيء، سأرحل |
| Evet, halletmem gereken bir işim çıktı da. | Open Subtitles | أجل هناك شئ ما طرأ على أن أتولى أمره |
| Bugün kahve içmeye gidecektik biliyorum ama başka bir işim çıktı ve gelemeyeceğim o yüzden, bu mesajı aldığında beni ara ve artık o konuyu başka zaman çözeriz. | Open Subtitles | أعلم أننا كنا يُفترض بنا تناول القهوة سوياً اليوم، ولكن هناك أمر قد طرأ... ولن أتمكن من ملاقاتك، |
| Şehir merkezindeyim. Ani bir işim çıktı. | Open Subtitles | .أنا في وسط المدينَة .طرأ أمر ما |
| İşim çıktı. | Open Subtitles | عذراً عزيزتي فلقد طرأ شىء ما |
| Üzgünüm. Bir işim çıktı. | Open Subtitles | آسف، طرأ أمر ما |
| Konu o değil. Bir işim çıktı. | Open Subtitles | لأمر ليس هكذا هناك امر طرأ |
| Bir işim çıktı. | Open Subtitles | حسنٌ ، شيءً ما طرأ. |