| Bence çok iyi işler yapıyor. | Open Subtitles | اعتقد انه يقوم بعمل جيد جدا إذا نجح , في رأيي |
| Orada önemli işler yapıyor olmalı. | Open Subtitles | هل يجب أن يقوم بعمل من المهم جدا ان يقوم به |
| Kod adı Doktor'dur, benim için kişisel bazı işler yapıyor. | Open Subtitles | رمزه السري : الدكتور إنه يقوم بعمل ما من أجلي شخصيا |
| Roma'da oturuyor, ama Smithsonian için işler yapıyor. | Open Subtitles | تعيش فى روما.. لكنها تؤدى أعمالا من أجل سميثسونيان |
| Roma'da oturuyor, ama Smithsonian için işler yapıyor. | Open Subtitles | تعيش فى روما.. لكنها تؤدى أعمالا من أجل سميثسونيان |
| ...gazetenizi satın aldığını tahmin ettiğim şirketle ortak işler yapıyor. | Open Subtitles | الذي يقوم ببعض الأعمال مع الشركة التي أظن إنها أشترت صحيفتك. |
| Evet, Hephaestus kaliteli işler yapıyor. Bugünlerde diğerleri beş para etmez. | Open Subtitles | أجل، (هيفستوس) يقوم بعمل ممتاز، الجميع فيما سواه هذه الأيّام فشلة. |
| Felix Eastwood'da inanılmaz derecede güzel işler yapıyor. | Open Subtitles | فيلكس يقوم بعمل رائع هنا في إيستوود |
| Diego iyi bir adam, önemli işler yapıyor ve ona çok önem veriyorum. | Open Subtitles | (دييقو) رجل طيب يقوم بعمل مهم -وأنا اهتم به حقاً -لكن؟ |
| İyi işler yapıyor. | Open Subtitles | انه يقوم بعمل جيد. |
| Hollywood'un kuzeyindeki bir adam böyle özel işler yapıyor. | Open Subtitles | رجل في شمال (هوليوود) يقوم بعمل حسب الطلب. |
| -Evet. Dre büyük işler yapıyor. Pekâlâ. | Open Subtitles | أجل فيلم يا رجل - دري) يقوم بعمل كبير , حسنا حسنا) |
| Kasap ile bazı işler yapıyor. | Open Subtitles | " يقوم ببعض الأعمال مع " الجزار |