"ilk geldiğinde" - Traduction Turc en Arabe

    • عندما وصلت
        
    • عندما جئت
        
    • عندما أتيت
        
    • عندما وصل
        
    • عندما أتيتِ
        
    • عندما قدمت
        
    • عندما أتى
        
    • أول مرة جئت
        
    • انضممت إلى الفريق أول مرة
        
    Şehre ilk geldiğinde, "cehennemin dibine gitsin" diye düşündüm. Open Subtitles عندما وصلت البلدة اولا، حسبت يمكنك أن تذهب إلى الجحيم بالطريقة التي تريده دون مساعدتي
    Buraya ilk geldiğinde, babanla tanışmayı bekliyordun. Open Subtitles أنت تعرف عندما وصلت هنا أوّلاً , أنك بالرغم من ذلك ستذهب للقاء والدك
    Zihinlerini açmaya hazır olan herkes, senin Kheb'e ilk geldiğinde yaptığın gibi. Open Subtitles أي واحد مستعد لفتح عقلة مثلما فلعت عندما جئت أول مرة لخب
    Bana ilk geldiğinde de ağ yoktu. İşte o zaman bunu yapacağını anlamıştım. Open Subtitles عندما جئت أول مرة لم يكن هناك شبكة هكذا كانت أول قفزة عندما أمسكت بك
    Buraya ilk geldiğinde, o piçe nasıl hayran olduğunu söylediğini hatırlıyorum. Open Subtitles أنا أتذكر عندما أتيت هنا فى البدايه كنت معجبا بذلك الوغد
    Bir mahalle esnafı, birkaç saat önce fark etmiş ama işe ilk geldiğinde fark etmediğini düşünürsek buraya 7.50 ve 8.05 arasında atıldığını düşünüyoruz. Open Subtitles تاجر محلي لاحظها قبل عدة ساعات ولكن بالنظر لأنه لم يراها عندما وصل الى العمل فورا فظننا انها رميت هناك
    Demek buraya ilk geldiğinde sen de benden korkuyordun, öyle mi? Open Subtitles إذاً لقد كنت خائفة منى عندما أتيتِ إلى هنا أول مرة؟
    Büyük büyükannem bu ülkeye ilk geldiğinde o yüzük ve giydikleri sahip olduğu tek şeylermiş. Open Subtitles عندما قدمت جدتي للمرة الأولى لهذه البلاد الخاتم وما كانت ترتديه من ملابس هما ما كانت تملكه فقط
    Kartal ilk geldiğinde, kendisini izlememi istemedi. Open Subtitles لم تتركني أن أشاهد عندما أتى النسر للمرة لاولى
    Muhasebeye ilk geldiğinde sende gizemli bir şeyler olduğunu söyleyebilirdim. Open Subtitles أول مرة جئت إلي للاحصاء قلت لنفسي أن هناك شيء ما عميق بداخلك
    Aslında ilk geldiğinde bana onu hatırlatıyordun. Open Subtitles كان وغد كنت تذكرني به حينما انضممت إلى الفريق أول مرة
    Buraya ilk geldiğinde onu çok zor anladım. Open Subtitles كنت بالكاد استطيع ان افهمها عندما وصلت الى هنا
    Buraya ilk geldiğinde ona soğuk davrandım. Open Subtitles لقد كنت باردة المشاعر تجاهها عندما وصلت إلى هنا
    İlk geldiğinde genç ve güzel olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles يقولون أنها عندما وصلت لأول مرّة كانت شابّة وجميلة
    Buraya ilk geldiğinde tavuklardan nasıl nefret ettiğini hatırlar mısın? Open Subtitles هل تتذكر عندما جئت أول مرة هنا كيف كنتي تكرهي الدجاج؟
    Buraya ilk geldiğinde zorlandın mı? Open Subtitles هل وجدت صعوبة عندما جئت إلى هنا لأول مره؟
    Evet? Buraya ilk geldiğinde başka bir garsonun bir kaç hafta seni eğittiğini hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تذكرين عندما أتيت هنا وتدربتى على يد نادلة أخرى؟
    Sen kasabaya ilk geldiğinde... 10 sente içki, 50 sente hatun diye tabelanı astığında... Open Subtitles عندما أتيت أنت لأول مرة إلى هذا المخيم وعلقت لافتة تقول إن المشروب بقطعة نقود والعلاقة بخمسين سنتاً
    Söylemek istediğim şey, ilk geldiğinde, bundan hiç de emin değildi. Open Subtitles ما أظن أنني أردت قوله هو ــ عندما وصل في البداية لم يكن متأكدا من شعوره نحو المدينة
    Buraya ilk geldiğinde sana karşı soğuktum. Open Subtitles كنت باردة المشاعر معكِ عندما أتيتِ إلى هنا أول مرة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus