İlk tanıştığımız zaman ben Harry'dim. Harry senin için hiçbir anlam ifade etmiyordu. | Open Subtitles | عندما تقابلنا اول مرة كنت هاري و هاري لا يعني شيء لك |
İlk tanıştığımız günkü silah yaramı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكرين جرح الرصاصة الذي رأيته في جسدي في أول لقاء بيننا؟ |
Çocuğun annesi seninle ilk tanıştığımız zamanki hâlin gibi yas tutuyor. | Open Subtitles | والدة الفتى حزينة عليه الآن كما كنت عندما تقابلنا أول مرة. |
Kumsalda ilk tanıştığımız o günü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكرين هذا اليوم ؟ عندما تقابلنا لأول مرة علي الشاطيء |
Bu sabah aklıma ilk tanıştığımız zaman geldi. | Open Subtitles | هذا الصباح كنت أفكر بالمرة الأولى التي التقينا بها |
Onu ilk tanıştığımız yere, hız trenine de götürmüş! | Open Subtitles | لقد أخذته لتلك المركبة, حيث التقينا أول مرة |
İlk tanıştığımız zamanlardan hatırladığım bir şey de, beraber bir buluşmaya gitmiştik. | TED | وعندما التقينا لأول مرة أحد الأشياء التي أتذكرها هو أنه أخذني في موعد. |
Şey, Theresa, ilk tanıştığımız günden bu yana sayıyor. | Open Subtitles | حسناً، تيريسا تحصي منذ أن إلتقينا لأول مرة |
Gerçekten çok iyi görünüyordun. Hayır, ondan önce. İlk tanıştığımız zaman. | Open Subtitles | لا , قبل ذلك عندما تقابلنا اول مرة |
İlk tanıştığımız zaman | Open Subtitles | عندما تقابلنا اول مرة |
İlk tanıştığımız zaman... | Open Subtitles | عندما تقابلنا اول مرة |
İlk tanıştığımız zamandan sonuna kadar olan süreci bir nevi kronolojik sıraya dizdim. | Open Subtitles | وضعتهم في ترتيب زمني، من أول لقاء بيننا حتى... النهاية |
İlk tanıştığımız zamanı hatırlıyor musun? O zaman sevmiştin. | Open Subtitles | أتتذكري كان يروق لكي فى أول لقاء لنا |
İlk tanıştığımız zamanı düşünüyorum, olağanüstüydün ve mükemmel bir şey yapmak istiyordun. | Open Subtitles | أتذكّر عندما تقابلنا أول مرة لم تكن شخصاً معروفاً حينها لقد أردت أن تفعل شيئاً عظيماً بحق |
Bunu keşke ilk tanıştığımız zaman bilseydim. | Open Subtitles | أتمنى أني كنت أعرف ذلك عندما تقابلنا لأول مرة |
İlk tanıştığımız zamanı hâlâ hatırlıyorum. | Open Subtitles | لازلتُ أتذكر المرة الأولى التي التقينا فيها. |
Yani, burası ilk tanıştığımız yer, Jordan. | Open Subtitles | أعني يا جوردان ،هنا حيث التقينا أول مرة. |
İlk tanıştığımız zaman sorduğunuz soru gibi sorular sorun. | Open Subtitles | نسأل مثل مثلك عندما التقينا لأول مرة. |
Ve gidip ilk tanıştığımız andan beri birbirimize yapmayı düşündüklerimizi yapalım. | Open Subtitles | ولنذهب لنقوم بكل شيء فكرنا في القيام به لبعضنا بمجرد ما إلتقينا لأول مرة |
En başından, daha ilk tanıştığımız günden beri hep içimden geçip gitmesinden korktum. | Open Subtitles | من البداية مثل عندما التقينا للمرة الأولى .. لطالما كنتُ قلقًا بأنها ستتخطاني |
Burası tam da ilk tanıştığımız yer. | Open Subtitles | هذا هو مكان الإنتظار الذي إلتقينا به لأول مره |
Sanırım ilk tanıştığımız andan beri senden hoşlanıyorum. | Open Subtitles | وأظن أنني أعجبت بك منذ اللحظة التي تقابلنا فيها. |
Yani, sana ilk tanıştığımız gece, aids olduğumu söyleseydim yine de bana taşınır mıydın? | Open Subtitles | أجل إذًا.. إذا أخبرتك أنني كنت إيجابي منذ أول مرة التقينا |
Sanırım ilk tanıştığımız zaman... O turnuva mıydı? | Open Subtitles | أعتقد أن أول مرة تقابلنا فيها كانت في البطولة |