| Ekibimizin bizi bulacağına inancım var, bilirsin işte, iyimserlik. | Open Subtitles | لديّ إيمان أنّ فريقنا سيعثر علينا، تحلّي بالتفاؤل فحسب. |
| Ama istemiyorum. Bize inancım var. | Open Subtitles | لكنني لا أريد ذلك لديّ إيمان في هذا |
| Görebildiğim, alabildiğim ve kısıtlamalarını kaldırabildiğim şeyler karşı inancım var. | Open Subtitles | أنا أؤمن في الأشياء التي يمكن أن أراها ,وأشتريها وأستخدمها |
| Asıl nokta şu ki, bu bizi korkutuyor ama gazeteciler gibi kişilere, bu zor eğitimde benim sarsılmaz bir inancım var. | TED | الهدف من وراء هذا كله هو إخافتنا، لكن كصحفي، لدي إيمان مطلق في قوة التعليم. |
| Çok uzun zamandan beri ilk kez inancım var. | Open Subtitles | للمرة الأولى من وقتٍ طويل حقاً لديَ الإيمان |
| Ve hiç inancım var mıydı emin değilim. | Open Subtitles | و لكني لست متاكداً من أن لدي ايمان على الإطلاق |
| - Sana inancım var, Booth. Ve bence bu gece benimle kalmalısın. | Open Subtitles | لديّ إيمان بك يا (بوث)، وأعتقد أنّ عليك البقاء هذه الليلة معي. |
| İnancım var. Mantıklı şeylere inancım tam. | Open Subtitles | لديّ إيمان بالأمور العقلانية، |
| Biliyor musunuz, Tanrı'ya inancım var. | Open Subtitles | تعرفوا، لديّ إيمان بالله |
| Bir çok şeye inancım var Walter ama en çok sana inanıyorum. | Open Subtitles | لديّ إيمان في كثير من الأشياء يا (والتر)، لكن لديّ إيمان في قدراتك خصيصاً. |
| Tanrı'nın gücüne inancım var, inan bana var. | Open Subtitles | لديّ إيمان بقوة الله، صدقني |
| Çünkü inancım var. | Open Subtitles | لأنه لديّ إيمان |
| İkimiz her zaman her şeye aynı gözle bakamazdık ama sana derin bir inancım var ve bu malzemelerle ne yapacağını bulacağına inanıyorum. | Open Subtitles | بعرف ما كنا أنا وإنت متفقين ما كنا نشوف كل شي بعين واحدة بجد أنا أؤمن بك من صميم أعماقي |
| Daha iyi olacağıma inancım var. | Open Subtitles | أنا أؤمن أني سأتحسن |
| Chris'in büyüyüp çok şerefli birisi olacağına inancım var. | Open Subtitles | أنا لدي إيمان أن كريس سوف يكبر لـ يصبح رجلاً بمعنى الكلمة |
| Çünkü sana inancım olduğu gibi, ona da inancım var. | Open Subtitles | لأن لدي إيمان به مثلما لدي إيمان بك |
| Açıkcası bunun cinsel nedenlerin bir parçası olduğuna, sizden daha az inancım var. | Open Subtitles | من الواضح ان لدي ايمان اقل في الضبط النفس جنسيا امام الحضور اكثر منك. |
| Ne yazık ki bu aralar çok az inancım var. | Open Subtitles | حسنا, انا خائف لان ايمانى ضعيف هذة الايام |
| Çünkü senin mutlak olan inancına benim mutlak inancım var, onlar bugün evlenmeliler. | Open Subtitles | لأنّ لديّ إيماناً مطلقاً بإيمانكِ المُطلق أنّهما يجب أن يتزوجا اليوم. |
| Özür dilerim Emma, ama benim hala inancım var. Hala hayatta olduğuna... | Open Subtitles | آسفة يا (إيمّا)، لكنْ ما تزال لديّ ثقة وما أزال أعتقد أنّها... |
| "Gerçeklerin gücüne ve etkisine büyük bir inancım var" | Open Subtitles | لدي ثقة كبيرة في التأثير وإظهار الحقيقة |