| Tarihimizi sadece yeniden kolonileştirmek değil Hegel'in olduğunu inkar ettiği düşünsel desteği tekrar inşa etmenin yollarını bulmak zorundayız. | TED | لا يتعين علينا إعادة استعمار تاريخنا، بل يتوجب علينا إيجاد طرق لإعادة بناء الوعي الفكري الذي أنكر هيغل وجوده. |
| Amerikalılara konuşursa, her şeyi inkar etmelisin. Böyle bir şey olmadı. | Open Subtitles | إن تحدثت إلى الأمريكيين يتوجب عليك إنكار الأمر، لم يحدث أبداً |
| Bu güzel derginin, personelin moraline iyi geldiğini inkar edemezsiniz ya. | Open Subtitles | الآن, لا يمكنك أن تنكر بأن هذه الصحيفة مهمةٌ لمعنويات الرجال. |
| Senin yaşadığını tahmin ettiklerimi o da yaşadı. İnkar, öfke, vesaire. | Open Subtitles | لقد مرّ بما أتصوّر أنكِ ، تمرين به الإنكار, الغضب,إلى آخره. |
| Beni sikmek istiyor, bunu inkar edemeyeceğim, ama kızın evine hiç götürmeyecek. | Open Subtitles | قد يكون راغباً بمضاجعتي, لا أنكر لكنه لن يستبدلني أبداً مكان خطيبته |
| Öyle ki inkar edip, mühendislik hatasından dolayı kırıldığını söyleyecek kadar. | Open Subtitles | ذلك كثير جداً بالنسبة لي أن أنكر إحساسي لأسباب هندسية سيئة. |
| İnkar edemem bugün kiliseden kaçmak çok ağır bir hareketti. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أنكر الهروب اليوم من الكنسيه كان قاسي |
| Yüzleşmeyi inkar takip ediyor, onun ardından da "Sen bir yalancısın. | Open Subtitles | مواجهة تتبعها إنكار تتبعها أنت كذاب ، أريد أن أعرف الحقيقة |
| Seçim kampanyasını, kendi gerçeklerini inkar etmeden yürütmek istemiş. | TED | أراد أن يدير حملته الإنتخابية بدون إنكار حقيقته. |
| Bundan kastettiğim davranışlar ise, hepimizin inkar etttiği ve günlük farkındalık seviyemizin altında işleyenler. | TED | والذي أقصده بذلك، السلوكيات التي نحن في حالة إنكار لها، والتي تعمل أسفل سطح وعينا اليومي. |
| Mösyö Renauld, cinayet gecesi Deauville'de olduğunuzu inkar mı ediyorsunuz? | Open Subtitles | سيد رينو هل تنكر انك كنت فى دوفيل ليلة الجريمة |
| Bu ofiste ona cinsel tacizde bulunduğunuzu inkar mı ediyorsunuz? | Open Subtitles | هل تنكر أنك لمسته بطريقة غير لائقة في هذا المكتب؟ |
| Yani öyle bir yaratığın var olabileceğini inkar etmiyorsunuz. Öyle değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تنكر وجود مثل ذلك الوحش هل هذا صحيح ؟ |
| Brick, sen hiç ciddi inkar sorunları olan bir hastaya baktın mı? | Open Subtitles | هل عالجت من قبل مريض كان في حالة حرجة من الإنكار ؟ |
| İtirafnameyi inkar mı ediyorsunuz, neler olabileceğini biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تنكر اعترافك هذا ؟ و هل تعرف عواقب هذا الإنكار ؟ |
| Ama ne yazık ki hükümet inkar, inkar, inkar halindeydi. | TED | وللاسف كانت حكومتنا في موقع انكار .. وانكار .. وانكار |
| İtirafnameyi inkar mı ediyorsunuz, neler olabileceğini biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تنكر اعترافك هذا ؟ و هل تعرف عواقب هذا الانكار ؟ |
| Bu aslında strateji, ve stratejinin bir rolü olduğunu inkar etmiyorum. | TED | تلك في الواقع إستراتيجية، وأنا لا انكر أن للإستراتيجية دور. |
| Onlar inkar içinde yaşıyor diye neden biz mutluluğumuzu azaltalım ki? | Open Subtitles | لماذا يجب ان نقلل بهجتنا فقط لمجرد انهم يعيشون فى نكران. |
| Sadece orta sınıf ve üst sınıf hakkında konuşacağım çünkü en çok bizler inkâr ediyoruz. | TED | سأتحدث فقط عن الطبقات المتوسطة والعليا، لأننا أكثر من ينكر. |
| Ne cins bir kemik olduğunu bilmiyorum, ama inkar etme. | Open Subtitles | لست متيقناً ما هو نوع هذه العظمة, لكن لا تنكري |
| Ve Noeldeyiz ve inkar edilemez bir yaramaz tarafım var. | Open Subtitles | إنّه عيد الميلاد ولديّ جانب خبيث لن أتمكّن من إنكاره |
| O kadar çok inkar ederiz ki, göz önündeki gerçeği göremeyiz | Open Subtitles | ننكر كثيراً لدرجة أننا لا نستطيع تمييز الحقيقة أمام وجوهنا تماماً |
| Ama diyeceğim şu ki, inkar, sevdiği birinin ölümüyle yüzleşen kişinin yaşadıklarını tasvir etmekten çok ama çok uzak bir sözcük. | TED | ومع ذلك سأقول لكم ان النكران ليست كلمة قوية كفاية لوصف ما عانيناه أنا وهؤلاء الذين يواجهون موت احبائهم |
| Neden bu kadar bariz bir şeyi inkar ediyorsun? - Çok açık. | Open Subtitles | حسنا , بريت ليس في الجوار , لذا لماذا تنكرين ما هو واضح ؟ |
| Yeniden her şeyi inkar etsem bir işe yarayacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | افترض انه لن يكون مفيداً لو أنكرت الامر كله مجدداً؟ |