| Peki, isimlerden bahsetmişken, benimkinin mahvolmasına engel olduğun için teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | حسناً على سيرة الأسماء شكراً لكِ على أن تجعلي إسمي لا يلطخ |
| Baylar ve bayanlar, bunlar seçtikleri isimlerden bazıları. | TED | هذه بعض الأسماء التي اختاروها، سيداتي سادتي. |
| Defterdeki isimlerden biri babanızın ortağı Allegreto. | Open Subtitles | واحد من الأسماء في الدفتر كان جوي اليكريتو. |
| Hayır, aslında oldukça temkinliydim. Hiçbir zaman isimlerden bahsetmedim. | Open Subtitles | كلا, في الحقيقة لقد كنت متحفظاً للغاية لم أذكر أي أسماء أبداً |
| - İsimlerden biri April Skouris'ti. - Kız kardeşim iğneyi mi vurunmuş? | Open Subtitles | واحد من الاسماء كان ابريل سكوريس هل اختى اخذت الحقنه |
| Bakmak istiyorsan, o isimlerden birini seçmen gerek. | Open Subtitles | يجب إختيار أحد هذه الأسماء إن أردت الإحتفاظ به |
| Bu bulmamı istediğin isimlerden biri. | Open Subtitles | انها واحدة من الأسماء طلبتم مني العثور عليها. |
| - Bu mükemmel. İsimlerden bahsetmişken... kurbanın parmak izini kontrol ettim. | Open Subtitles | هذا أمر عظيم ، بالحديث عن الأسماء أجريتُ بحثاً عن بصمات ضحيّتنا |
| İşim cinsel perhiz yemini gerektirdiğinden tüm yakınlaşmalardan uzak durmam çok önemli özellikle ilk isimlerden. | Open Subtitles | بما أن عملى يتطلب العفة كان من الضروري تفادى كل أنواع المودة خاصاً الأسماء الأولى |
| Dikkat etmemi istediğin isimlerden biri bugün ortaya çıktı. | Open Subtitles | أحد الأسماء التي طلبت مني أن أراقب تحرّكاتها |
| Şu isimlerden hiçbiri tanıdık geliyor mu acaba? | Open Subtitles | ولكن أيبدو لكِ أيّ من هذه الأسماء مألوفاً؟ |
| Hazır gelmişken, sana bu isimlerden tanıdık gelen var mı? | Open Subtitles | أمّا وقد أتيتُ إلى هنا، أيبدو لكَ أحد هذه الأسماء مألوفًا؟ |
| Bu isimlerden yedi tanesine kanunsuzun çizik attığını biliyor muydunuz peki? | Open Subtitles | أتعلم أنّ 7 من الأسماء المدرجة في القائمة هم رفاق قام الحارس الليلي بوضعهم في مرماه؟ |
| Bu isimlerden de çok emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً من الأسماء التي أتيت بها، أيضاً |
| Bu isimlerden 807 tanesi kadındı. | Open Subtitles | النساء يُشكّلن 807 اسماً من تلك الأسماء. |
| - Bize verilen isimlerden biri. - Neden burada değil? | Open Subtitles | إحدى الأسماء التي ظهرت لنا - لما هو ليس هنا؟ |
| Noel kartı gönderilecekler listesinde isimlerden ibaret oluruz. | Open Subtitles | نحن مجرد أسماء على قائمة بطاقات عيد الميلاد |
| 4400'ler raporlarda geçen isimlerden ibaret değiller ve kesinlikle savaş muhariplerimiz değiller. | Open Subtitles | ليسوا أسماء مجرد في تقارير وهم بالتأكيد ليسوا مقاتلين أعداء انت تتحدث عن أبنتي |
| Ama ben objelerin bilindik isimlerden ünlü kişilerden geldiğini sanırdım. | Open Subtitles | لكن .. كنتُ أعتقد أن القطع الأثرية يكون مصدرها من أسماء معروفة |
| Dikkat etmemi istediğin isimlerden biri ortaya çıktı. | Open Subtitles | أحد الاسماء التي طلبت مني أن أحترس من ظهورها : |
| Bu arada, hazır isimlerden bahsetmişken senin için ufak bir şey yaptım. | Open Subtitles | بالمناسبة بينما نحن تتحدث عن الاسماء اليك شيئاً بسيطاً صننعته لك |
| Kurbanımızın gizemli isimlerden oluşan listesi var ya hepsi büyücülük konusunda yazılar yazan yazarlar. | Open Subtitles | قائمتنا باسماء الضحايا الغامضين انهم جميعا في كتاب غامض |