| Bunu biliyorum. Kate'in ne isteyeceğinden eminim. | Open Subtitles | أعلم ذلك أنا متأكد بأن ذلك ما كانت كايت سترغب به |
| Gavin, ona yardımcı olmaktan mutluluk duyarım ama beni yanında isteyeceğinden emin değilim. | Open Subtitles | حسناً ، "جافن" سيسعدني المساعدة لكني لست متأكدة أنها سترغب في وجودي |
| Şey... Bayan Brooker'ın bunları duymak isteyeceğinden emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً من أنّ السيدة (بروكر) سترغب بسماع هذا |
| Bu, bir filmde göründüğü anda her pisliğin bunu isteyeceğinden eminim. | Open Subtitles | أذا عرضنا هذا اللعين في اي فيلم سيرغب الجميع به |
| Bilinçaltı seviyesinde bunun müşterek bir çaba olduğunu düşünmeyi isteyeceğinden de şüphe duyuyorum. | Open Subtitles | وإنّني أشك، على مستوى اللاوعي، إنّه سيرغب في اعتبار أنّ هذا جُهد مشترك أيضاً. |
| Oğlunun yasal vasisi ile beraber yaşamasını isteyeceğinden eminim. | Open Subtitles | والذي، كما أثق، كان ليريد أن يعيش ابنه مع ولي أمره قانونياً. |
| - Karının gelmek isteyeceğinden de eminim. | Open Subtitles | ومتأكد أنّ زوجتك سترغب بالحضور. -لا أدري . |
| Yeniden birinin beni isteyeceğinden emin değildim. | Open Subtitles | ولـم أيأس مـن أن أحـدا سيرغب بـي مجددا |
| Oğlunun yasal vasisi ile beraber yaşamasını isteyeceğinden eminim. | Open Subtitles | والذي، كما أثق، كان ليريد أن يعيش ابنه مع ولي أمره قانونياً. |