| Çok kan kaybediyoruz George. Bombaya ait tüm istihbaratımız yok oldu. | Open Subtitles | نحن ننزف بشدة وقد تدمرت كل معلوماتنا عن القنبلة |
| İstihbaratımız doğruysa, 15 dakikamız var. | Open Subtitles | لو أن معلوماتنا صحيحة، فإن لدينا 15 دقيقة |
| İstihbaratımız burasının onların favori mekanı olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قم بحمايتى تقول معلوماتنا أن هذا هو مكانهم المفضل |
| İstihbaratımız Naboo uydularındaki hoşnutsuz baharatçıları işaret ediyor. | Open Subtitles | تشير استخباراتنا إلى عمال حانقين من مناجم البهار على أقمار نابو |
| İstihbaratımız bu nükleer aygıtın tam olarak bugün patlayacağını söylüyor. | Open Subtitles | لقد اكد استخباراتنا ان القنبلة ستنفجر اليوم |
| Bir keresinde, istihbaratımız tam hedefini bulmuştu. | Open Subtitles | للمرة الأولى ، تكون معلومات مخابراتنا صحيحة |
| Çünkü bizim istihbaratımız hazır olmaktan bayağı uzak olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | وقد يا رفاق الشد مع؟ Cecause وقال لدينا إنتل لم يكن في أي مكان بالقرب جاهزة. |
| İstihbaratımız yanılmış olsa gerek. | Open Subtitles | لابد أن إستخباراتنا كانت خاطئة |
| İstihbaratımız iyiydi ama onunki daha iyiydi. | Open Subtitles | معلوماتنا كانت جيدة لكن معلوماته كانت أفضل |
| İstihbaratımız, ailenin, Sharbaga'da Benham Parsa ile olduğunu doğruluyor. | Open Subtitles | معلوماتنا تؤكد أن بينام بارسا مع عائلتك فى شرباج |
| Yeni aldığımız bir istihbaratımız eski ajanlarınızdan biri tarafından manipüle edildiğini söylüyor. | Open Subtitles | لكن تشير معلوماتنا الإستخبارية الجديدة على إنه تم التلاعب به من قبل أحد عملائكم السابقين. |
| İstihbaratımız idare eder, ama ekibimiz onlara yardım edecek yerel bir ajanla bağlantı kuracak. | Open Subtitles | معلوماتنا ليست مؤكدة في أحسن الأحوال، لكن من المقرر لفريقنا التواصل مع عميل محليّ الذي سيقوم بمساعدتنا |
| Ama istihbaratımız güç çekirdeğinden daha büyük bir şey olacağını söylüyor. | Open Subtitles | ولكن معلوماتنا تقول أنها ستكون أكبر من نواة طاقة |
| İstihbaratımız, bu tabutun içindeki yurt dışına bir şeyler kaçırıldığını söylüyor. | Open Subtitles | معلوماتنا تقول بأن هناك شيئاً يتم تهريبه خارج البلاد عن طريق هذا التابوت |
| İstihbaratımız bile eksik. İstihbaratımız eksik. | Open Subtitles | استخباراتنا لم تكتمل، الاستخبارات أصلاً لا تكتمل! |
| İstihbaratımız orada büyük bir keşfin eşiğinde olunduğunu söylüyor. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}استخباراتنا تدلّ على أنهم .على شفير اكتشافٍ رئيسيّ |
| Bizim üstün istihbaratımız en büyük silahımız. | Open Subtitles | استخباراتنا المتفوِّقة سلاحُنا الأعظم |
| İstihbaratımız, ana kanalın altında gizlenmiş ikinci bir radyo dalgası olduğunu keşfettiler. | Open Subtitles | مخابراتنا حددت موقع إشارة خفية تحت قناة الاتصال الرئيسية |
| İstihbaratımız bölgede iki düzine Lobo Sonora'nın kendi kokainleri için satış anlaşmaları yaptığını doğruladı. | Open Subtitles | مخابراتنا تقول انه هناك دزينتين من رجال اللوبو سونورا في المنطقة يعقدون التحالفات من اجل كوكايينهم |
| - Ama istihbaratımız bize bir kaynak noktası verdi. | Open Subtitles | - اه، ولكن لدينا إنتل قدم لنا مصدر نقطة. |
| İstihbaratımız Pakistanlı yöneticilerin bu cihazları teröristlerin eline verdiğini ve götürülmek üzere olduklarını belirledi. | Open Subtitles | إستخباراتنا حددت ... . أن الحكومة الباكستانية |
| General, bir taşmezar hakkında istihbaratımız var. | Open Subtitles | جنرال, لدينا معلومات استخباراتية عن وجود ساركوفيغس |
| İstihbaratımız var ya! | Open Subtitles | لدينا المعلومات الإستخباراتية اللعينة |