Ama sorun şu ki, ben sadece iyi olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لكن المشكلة أني لا أريد فقط أن أكون جيدة. |
İşimi sevip onda iyi olmak istemem seni şaşırtıyor mu? | Open Subtitles | إنها صدمة لك أنني أحب وظيفتي وأريد أن أكون جيدة فيها؟ |
O sayede iyi olmak ve daha iyi şeyler yapmak istersiniz. | Open Subtitles | ذلك الذي يجعلك تريد أن تكون جيداً وأن تفعل ماهو أفضل. |
Nefret ettiğim işte daha iyi olmak için eğitim alıyorum. | Open Subtitles | أتدرب لكي أكون أفضل في شغل أَكرهة. حياتي رسمياً بغيضه |
Sürekli iyi olmak bazen insana kötü hissettirebilir. | Open Subtitles | و أحياناً أن تكون بخير طوال الوقت يجعلك تشعر بالسوء |
Ama bak, Dünya'daki her ordudan daha fazla güce sahip olduğun zaman bundan daha iyi olmak zorundasın. | Open Subtitles | لكن انظري، عندما يكون لديكِ المزيد من الطاقة من أي جيش بشري على الأرض عليكِ أن تكوني أفضل من هذا |
Herkese iyiyim diyorum, çünkü iyi olmak istiyorum. | Open Subtitles | استمر بإخبار الآخرين بأنني بخير لأنني أريد أن أكون بخير |
Tek istediğim iyi olmaktı. Çok, çok iyi olmak istedim. | Open Subtitles | أردت أن أكون جيد في ذلك هذا كل ما أردته أن أكون جيد للغاية |
Belki de ben ilişkilerimde iyi olmak istemiyorumdur. | Open Subtitles | ربما لن أكون جيدة في أية علاقة |
Hayret verici bir şeyde çok ama çok iyi olmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أكون جيدة جداً في شيء مذهل. |
Ona daha iyi olmak isterdim. | Open Subtitles | .لأردت أن أكون جيدة معه |
Müthiş bir his olmalı çok sevdiğin bir şeyde bu kadar iyi olmak. | Open Subtitles | لابد أن ذلك شعور مذهل. أن تكون جيداً جداً في شيءٍ تحبه. |
O sayede iyi olmak ve daha iyi şeyler yapmak istersiniz. | Open Subtitles | يجعلك تريد أن تكون جيداً تقوم بعمل أفضل |
Gerçek şu ki, daha iyi olmak istiyorum. | Open Subtitles | إن الحقيقة هي أنني أريد أن أكون أفضل حالاً |
Yağmur yağmadığı sürece iyi olmakla, iyi olmak aynı şey değil. | Open Subtitles | أن تكون بخير طالما أنها لا تمطر، لا يعني أنك ستكون بخير. |
Niye diğer herkesten daha iyi olmak zorundasın? | Open Subtitles | لمَ عليك أنْ تكوني أفضل مِن الآخرين جميعاً؟ |
Ben daha iyi olmak için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | سوف افعل أي شيء لكي أكون بخير. |
İyi olmak için çok çalıştım. | Open Subtitles | .حاولت بجد لكي أكون جيد |
Hem onun erkeğine sahip olmak istersin, hem de diğerlerinden daha iyi olmak istersin. | Open Subtitles | نريد ان نكون أفضل من الآخرين، إمتلاك الأشياء وذلك شيء سيء |
Hedefimiz hiçbir açıdan daha iyi olmak değil. | Open Subtitles | هدفنا ليس أن نكون الأفضل على حساب أيّ شيء. |
Hayattaki diğer her şeyde, iyi olmak zorunda değilsin- işte, müzikte, sanatta- demek istediğim, şansı yakalayabilirsin. | Open Subtitles | العمل، الموسيقى، الفن أَعني أنت يمكنُ أَن تصبح محظوظ - حقاً؟ نعم أنتي يمكن أَن تخدعي الجميع لفترة؟ |
- Bak dostum. En iyi olmak istiyorsan en iyiyi alt etmen gerek. | Open Subtitles | لو اردت أن تكون الأفضل يجب أن تهزم الأفضل |
- Sadece işimde iyi olmak istiyordum. | Open Subtitles | -آريد فقط آن آكون جيداً فيما آعمله |
11 yıldır konuşuyorum. Artık daha iyi olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا أتحدث منذ 11 سنة , أريد أن أتحسن |
Bu suçla mücadele işinde daha iyi olmak istiyorsan çatılara çarparak inmene ve yangın merdivenini ıskalamana... | Open Subtitles | إن أردت أن تتحسن في محاربة الجرائم فيجب أن تحترس من الهبوط الخاطئ على الأسطح |
Çok daha iyi olmak ve öğrenebileceğim her şeyi öğrenmek istiyordum. | TED | وبالتالي أردت أن أصبح أفضل بكثير في المجال وأن أتعلم أي شيء أستطيع. |