| Çünkü tabii ki sizin videonuzu izleyenler sadece ufacık çocuklar, onlar ne biliyorlar ki? | TED | لأن بالطبع الصغار فقط هم الذين يشاهدون الفيديو الخاص بك، وماذا يعرفون بحق الجحيم؟ | 
| Uzaktaki tanıklar, yayını izleyenler olayı değiştiriyor. | TED | شهود العيان من على البعد، الحضور ممن يشاهدون الحدث، إنهم مهمّونَ. | 
| oylama yaptık ve izleyenler devam etmeni istediler. | Open Subtitles | لقد قمنا بالتصويت و اختار المشاهدون ان تكمل اللعبة | 
| Malesef, sevgili izleyenler, turu burada iptal etmem gerekiyor. | Open Subtitles | للأسف أيها المشاهدون كان يجب أن ألغي بقية الجوله | 
| Bu programlara katılan insanlardan daha ucuz olanlar olsa olsa bunları izleyenler olabilir. | Open Subtitles | أقسم أن الحياة تكون أدنى عندما الأشخاص الذين في العرض هم فقط من يشاهدونه | 
| Beyaz sarayı izleyenler Melenie Grant'i yakalayabilmeyi umuyorlar. | Open Subtitles | مراقبي البيت الأبيض يأملون بأن يروا ميلي قرانت الليله | 
| İzleyenler: "♫ Aaaaaaa... ♫" Itay Talgam: Yapmayın... Benimle.... Ben olmadan söylerseniz kendimi normalde hissettiğimden daha da işe yaramaz hissedeceğim. | TED | المستمعون: ♫ آآآآآآآآآآآه... ♫ إتاى تالجام": افعلوها معى، فإن لم تفعلوا" سأشعر بأنى غير مرغوب بى أكثر مما أشعر به بالفعل | 
| Gece yarısı üçte televizyon izleyenler Kurt Adamdan korkmaz. | Open Subtitles | الذين يشاهدون التلفاز لوقت متأخر لن يخيفهم الرجل الذئب | 
| TV'de haberleri izleyenler muhafazakârlardır. | Open Subtitles | إن المحافظون هم من يشاهدون الأخبارعلى التلفاز. | 
| Genellikle izleyenler için daha zor. | Open Subtitles | غالباَ من الذين يشاهدون هذا يرونه أصعباَ | 
| Ve arkadaşların, bizi şu kameradan izleyenler de aynı şeyi istiyorlar mı? | Open Subtitles | وأصدقائك الذين يشاهدون من تلك الكاميرا التي بالسقف، هل يريدون الأمر نفسه أيضًا؟ | 
| son yıllarda sona eren şey bir çeşit yayın alanı, ki öncesinde devlet başkanı ya da büyük bir şöhret olmanızda durumunda sahip olduğunuz bu alan bugünlerde tüm bu insanlar tarafından her gün izleniyor Tweet atanlar, Blog yazanlar, sizi takip edenler kredi puanlarınızı ve kendinize ne yaptığınızı izleyenler | TED | ما حدث على مدى العقود القليلة الماضية هو نوع التغطية التي تحصل عليها كرئيس دولة أو كأحد المشاهير يتم تطبيقه الآن عليك كل يوم بواسطة كل هؤلاء الناس الذين هم يغردون، يدونون، يتبعونك يشاهدون ارقام الائتمان الخاصة بك، وماذا تقوم به لنفسك. | 
| - Programımızı izleyenler insanlar. | Open Subtitles | -البشر الذين يشاهدون برامجنا | 
| Tüm izleyenler, burada muhteşem bir atmosfer var on bin kişilik arenada tüm biletler tükenmiş durumda Rubio ve Santos, olağanüstü kariyerlere sahip bu iki büyük dövüşçünün karşılaşması uzun zamandır bekleniyordu... | Open Subtitles | ايها المشاهدون نتوقع جوا عاصفا في الحلبة و بيعت التذاكر بالكامل تقريبا 10000 مشاهد لنزال روبيو ضد سانتوس محاربان عظيمان | 
| Bu filmi yapanlar ve bunu izleyenler hayatınıza kötü şeyleri davet ediyorsunuz. | Open Subtitles | حتى أنتم يا من تصنعون هذا الفلم والناس الذين سوف يشاهدونه متأخرين عني جداً | 
| Kuşları izleyenler gibi mi? | Open Subtitles | مثل مراقبي الطيور ؟ | 
| Hadi bakalım... İzleyenler: "♫ Aaaaaaa... ♫" (Kahkaha) Itay Talgam: Daha sonra konuşacağız. | TED | هيا بنا المستمعون: ♫ ... آآآآآآآآآه ...♫ (ضحك) إتاى تالجام: نحتاج للتحدث لاحقاً |