"izole" - Traduction Turc en Arabe

    • عزل
        
    • معزول
        
    • تعزل
        
    • منعزلة
        
    • عزلت
        
    • العزلة
        
    • نعزل
        
    • عزله
        
    • عزلها
        
    • العزل
        
    • بعزله
        
    • عزلنا
        
    • معزولة
        
    • معزولاً
        
    • لعزل
        
    Hücre gelişimine sebep olan sinyalleri ne zaman saptadınız ve izole ettiniz? Open Subtitles متى كت قادرا على عزل وتحديد الأشارات المسؤولة عن نمو الخلايا ؟
    Yalnızca Sutter'ların çocuğunu izole edip aileyi karantinaya alsak olmaz mı? Open Subtitles حسناً، ألا يمكننا عزل الطفل سوتر ووضع العائلة تحت الحجر الصحي؟
    Yıldırım düşerken arabada neden güvende olursun - tekerlekler tarafından izole edilmiş olursun. Open Subtitles لهذا أنت بأمان في السيارة أثناء عاصفة البرق فأنت معزول بواسطة الإطارات المطاطية
    Bu kıyafetler vücut ısısını izole ediyor, ve adamlarımızı görünmez yapıyor. Open Subtitles هذه البزات تعزل حرارة الجسم ما يجعل الفريق خفيا بالنسبة للمخلوق
    Tapirler çok küçük, izole, birbirinden kopuk popülasyonlar olarak yaşarlar. TED وتوجد حيوانات التابير في مناطق صغيرة جدا منعزلة وغير متصلة
    Her gözlüklü, inek ve ahmak çocuktan yayılan kimyasalları izole ettim. Open Subtitles عزلت المادة الكيميائية التي يفرزها كل منبوذ ومتفوق وصاحب 4 أعين
    Her ne kadar çevresinden izole olsa da, her karşı çıkıldığında, daha fazla mücadele ediyordu. Open Subtitles بغض النظر عن مدى العزلة التي بلغها، كلما زادت معاداته، صار جلده أكثر.
    DNA nasıl izole edilir ve bu neden bir icat değildir? TED كيف يتم عزل ال DNA؟ و كيف لا يكون هذا اختراعا؟
    Heykelin dokunsal parçalarının izole etme ve daha sonra bunun haberleşme sistemine konması fikriydi. TED وكانت الفكرة هى عزل عنصر اللمس عن المنحوتة، ومن ثم وضعها فى نظام إتصال.
    Ve, tabi ki, bu model, izole edilmiş ve kopyalanabilir. Open Subtitles وبالطبع بمجرد عزل هذا النمط سيُمكننا التغلّب عليه
    Ayrıca üs personeli ile temas eden herkesi izole etmek durumundayız. Open Subtitles سنعمل كذلك على عزل أي شخص تعامل مع موظفي ستارجيت
    - Ama bu darbe kafatasının sol tarafında izole edilmiş. Open Subtitles و لكن هذا الضرر معزول على الجانب الأيسر من جمجمتها
    Havalandırma sistemlerini tekrar kontrol edip karantinanın tamamen izole edildiğinden emin olmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أتحقق مجددا من أنظمة التهوية وأتيقن أن الحجر الصحي معزول بالكامل.
    İkinci adımın kurbanı izole etmek olduğunu da bilmiyordum. TED ولم أكن أعلم أن ثاني خطوة هي أن تعزل الضحية.
    etrafında üç izole kabile yaşıyor ve Kolombiya Hükûmeti ve meslektaşlarımız sayesinde alan genişletildi. TED وكانت محاطة بثلاث قبائل منعزلة وبفضل حكومة كولومبيا والزملاء الكولومبيين تمت توسعتها.
    Kendinizi et yiyen bakteri salgınının başladığı yerde izole etmişsiniz. Open Subtitles عزلت نفسك في الغرفه التي بدأت منها البكتيريا الآكلة للحم
    Fiziksel izole edilmiş gemi giriş cihazları. Open Subtitles على متن السفن العزلة جسديا أجهزة الإدخال.
    Ancak büyük bir sorunla karşı karşıyayız. Büyük miktarda nanopartikül, hasar vermeden nasıl izole edilebilir? TED ومع ذلك فلدينا مشكلة رئيسية وهي كيف يمكننا أن نعزل كميات كبيرة من جزيئات النانو دون أن نتلفهم؟
    İzole edip bir mantarbilimciye numune göndermeliyim. Güzel. Open Subtitles أريد عزله, وفحص عينة عن طريق عالم فطريات.
    Neredeyse mutlak sıfıra kadar sistemlerimizi soğutuyoruz, deneylerimize vakumlarda devam ediyoruz, herhangi bir dış parazitten izole ediyoruz. TED نقوم بخفض حرارة النظام إلى الصفر المطلق، ونجري تجاربنا في الفراغات، ونحاول عزلها عن أي اضطراب خارجي.
    Şimdi, bu projedeki oldukça özgün şey, sanat ve dizayn projelerinde kendi izole görevlerimizi de yürütmemizdir. TED الآن، شيء نموذجي جدًا بالنسبة لهذا المشروع هو أننا ننفذ مهمات العزل خاصتنا داخل مشاريع التصميم والفن هذه.
    Yüksek perfomanslı sıvı kromatografisini kullanarak izole edicem. Open Subtitles سوف أقوم بعزله مستخدماً استشراب سائل عالي الأداء
    Daha fazlasını kültüre izole ettik ve farklı ekotipler olduğunu öğrendik. TED وعندما عزلنا الكثير منهم في بيئتنا، علمنا أنهم أنماط بيئية مختلفة.
    Artık izole edilmiş bir numunem olduğuna göre zehir taslağını çıkartabilirim. Open Subtitles بما أنّ لدي عينة معزولة الآن، يمكن أن أقوم بتحليل للسموم.
    İzole olduğunu biliyorsan bu, izole edilmediğin anlamına geliyor. TED أعني، إذا كنت تدرك أنك معزول عن العالم، هذا يعني أنك ليس معزولاً.
    Bu geni izole etmekte yardımcı olmak isteyip istemediğimi sordu. TED وسألني إن كنت مستعدة لمساعدتهم لعزل هذه المورثة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus