| Julio ne hissettiğini bilmiyordu. Bildiği tek şey bunun öfke olmadığı idi. | Open Subtitles | خوليو لم يعلم بماذا شعر هو يعلم فقط أنه لم يكن غضب |
| Bunlardan birinin nasıl olup da kendini Julio Pena'nın atölyesinde bulduğunu açıklar mısınız? | Open Subtitles | ثم شرح لي كيف انتهت واحدة منها حتى في ورشة عمل خوليو بينا. |
| Kauçuğa ulaşmak için çılgın bir yarış vardı ve soldaki adam, Julio Arana bu hikâyedeki gerçek haydutlardan biridir. | TED | كان سباقا جنونيا على المطاط، والرجل على اليسار، خوليو أرانا أحد أكبر السفاحين في التاريخ. |
| Hayır, Julio ve Ramundo bana bunu ayarladı. Onlarla aram iyi. | Open Subtitles | لا، جوليو وروموندو أعطوني هذا الشي أنا وهم أصبحنا أصدقاء قريبين |
| Evet! Çocuklar, bu Julio. Sismografları yerleştiriyordu. | Open Subtitles | اجل,اجل, رفاق, هذا جوليو لقد كان ينصب كشاف الزلازل |
| Julio Iglesias, Joni Mitchell, müzikaller. | Open Subtitles | كـ خوليو إغليزياس، جوني ميتشل، والـ برودواي ألبوم. |
| Sorma. Julio lglesias'ta iki kat fazla uyumuştum. | Open Subtitles | ولكن انا قد حصلت على قسطين من النوم فى حفل خوليو اجلاسيس |
| Uzun bir görüşmeden sonra, Julio arabayı 5 günlüğüne aldı ...solcuların Chiapas'a erzak dağıtmaya gidecekleri 3 haftalık sürede arabayı verme karşılığında. | Open Subtitles | بعد مفاوضات طويلة، خوليو أخذ السيارة لخمس أيام مقابل ثلاث أسابيع أثناء إمكانية أن تقوم القبعة بالذهاب إلى ولاية تشيابس لتوزيع النصوص |
| Julio ve Tenoch ona başka bir sürü hikaye anlattı. | Open Subtitles | خوليو و تونيوتش أخبروها حكايات آخرى كثيرة |
| Bu arada, Julio daha az acı verecek verecek şekilde detaylara giriyordu. | Open Subtitles | في غضون ذلك، خوليو ذوب بعض التفاصيل لبناء حقيقة أقل إيلاماً |
| Julio ve Tenoch nerede olduklarını bilmiyorlardı gidecekleri yere nasıl gideceklerini de. | Open Subtitles | خوليو و تونيوتش لم يعرفوا أين مكانهم،.. أو كيف يصلون لوجهتهم |
| Luisa'nın farkedeceğinden çekinerek, Julio bir kır yılına girdi. | Open Subtitles | خوفاً من أن تكتشف لويسا الأمر، خوليو قاد بطريق ريفي |
| Henüz akşam olmuştu, Julio ve Tenoch şehirde yatmaya karar verdiler. | Open Subtitles | حل الليل، وقرر خوليو و تونيوتش أن ينامون بالمدينة |
| Julio'nun fransızca sınıf arkadaşı ile çıkması ise 11 ay sonrasını buldu. | Open Subtitles | استغرق الأمر 11 شهراً لخوليو ليخرج مع زميلة بدورة لغة فرنسية، خوليو و تونيوتش قلت لقائتهم مع الوقت |
| Tanrım, bu Michael Eisner. (Walt Disney CEO'su) Bundan sonrasını hallederim, Julio. | Open Subtitles | يا الهي ،انه مايكل ايزنر سوف اكمل من هنا خوليو |
| Julio, tam bir sayım yapabileceğiz, değil mi? | Open Subtitles | جوليو , يجب ان نكون قادرين على الحصول على حساب صحيح الان , صحيح؟ |
| -Meksika ordusunu neden çağırmıyorsunuz? -Anlatayım, Julio. | Open Subtitles | انت لا تريد ان تأخذ معك كل جيش المكسيك دعني اشرح لك جوليو |
| Julio'yla dün gece nasıldı, sinyorita? | Open Subtitles | كيف كانت ليلة الأمس مع جوليو , سنيوريتا؟ |
| Ajan Julio Martin'i vurmaktan dolayı tutuklusun. | Open Subtitles | أنت محتجز لإطلاق النّار على العميل جوليو مارتن |
| Beni tanıyorsunuz, ben Julio G, bugün de kulağınızın dibindeyim. | Open Subtitles | تعلمون لي ، جوليو جي، \ وفي ثقب الأذن مرة أخرى. |
| Böylece Julio'yu canlı olarak son kez gören başka birine ihtiyaç duydu. | Open Subtitles | لذا احتاج شخص آخر لكي يكون الشخص الاخير الذي رأى يوليو حيا |
| Hangi hükümdar ile "Julio Claudian hanedanligi" sona erdi? | Open Subtitles | حسناً (ديباك) مع أي إمبراطور انتهت سلالة (يوليوس كلوديان)؟ |
| - Sonunda kendine göre bir iş buldun mu? - Aslında sadece Julio Iglesias'ın yerine bakıyorum. | Open Subtitles | وها انت أخيرا حصلت لنفسك على وظيفة في الحقيقة أنا أغطي عدم وجود خليو اغليسياس |