| Küçük kardeşimin okuyabilmesi için koleji bırakmak zorundaydım. | Open Subtitles | . تعليم أخي الصغير كان يجب عليّ أن أترك الكلية |
| Ama onun için ipi çeken aslında Küçük kardeşimin eşcinsel olması oldu. | Open Subtitles | لكن السبب الرئيسي كان أن أخي الصغير إتضح أنه شاذ |
| Ben liseli değilim. Bu Küçük kardeşimin partisi. | Open Subtitles | لست طالبة في الثانوية إنّها حفلة أخي الصغير. |
| Küçük kardeşimin Sibirya'dan başka gidecek yeri kalmayacak. | Open Subtitles | سيصبح أخي الأصغر لا مكان "أمامه للذهاب سوى "سيبيريا |
| O peniyle Aziz Francis'e bir mum adadım ve beni Küçük kardeşimin sınıfından kurtarması için dua ettim. | Open Subtitles | أنفقت البنس على شمعة "وصلّيت إلى القديس "فرانسـيز ! ليبعدني عن صف أخّي الصغير |
| Bunu yüzlerce kez söylediğimi biliyorum ama Küçük kardeşimin evlendiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنني قلتُ هذا مئات المرّات لكنني لا أصدّق بأنّ أختي الصغيرة ستتزوّج |
| Küçük kardeşimin ne zaman büyük bir adam olduğunu ve çok şey biliyormuş gibi konuştuğunu anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | مازلت احاول استيعاب ما حدث متي اصبح اخي الصغير رجل كبير ناضج وتتكلم وكأنك تعلم اشياء ايضاً |
| Ben liseli değilim. Bu Küçük kardeşimin partisi. Sadece eşlik ediyorum. | Open Subtitles | لست طالبة في الثانوية إنّها حفلة أخي الصغير. |
| Gitmek isterdim Meg, ama... bu gece Küçük kardeşimin cenazesine gitmeliyim. | Open Subtitles | لكن يجب أن أحضر جنازة أخي الصغير في نفس الليلة |
| Kelly, Küçük kardeşimin prömiyerini gidelim mi bu gece? | Open Subtitles | أتريدين حضور افتتاحية أخي الصغير الليلة؟ |
| Ben buna dayanabiliyordum ama.., ...Küçük kardeşimin katlanmasına izin veremezdim. | Open Subtitles | يمكنني تحمل الضرب ولكن لم يكن من الممكن أن أدع أخي الصغير يمر بذلك |
| Küçük kardeşimin bekaretini kaybetmesine yardım ettiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع تصديق أنني أفقد عذرية أخي الصغير |
| Gözcülere göre Küçük kardeşimin 100 bin adamı var. | Open Subtitles | أخي الصغير لديه مئة ألف رجل وفقاً للكشافة |
| Küçük kardeşimin kefaletimi ödeyeceği aklıma gelmezdi. | Open Subtitles | أنا لم أعتقد أبدا أن أخي الصغير قد ينقذني |
| Bunu Küçük kardeşimin odasında yapmak zorunda olmama rağmen. | Open Subtitles | حتى لم اضطررت لفعل ذلك في غرفة أخي الصغير |
| Küçük kardeşimin gözü berbat durumda. | Open Subtitles | أخي الصغير هنا لديه رؤية سيئة لا يستطيع أن يُطلق على شيئًا |
| Küçük kardeşimin üstesinden gelemediği tek şey, senin onu aldatman oldu. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي لم يستطع أخي الصغير أن يتغلب عليه هو خيانتك له |
| Küçük kardeşimin aktivitelerine dair ilgini fark etmiş. | Open Subtitles | لقد لاحظت إهتماماتك بأنشطة أخي الصغير |
| Küçük kardeşimin tahmin edilemeyecek hiçbir yanı yok. | Open Subtitles | أخي الأصغر حركاته دائماً متوقعة |
| Aman tanrım, Küçük kardeşimin evlendiğine inanamıyorum! | Open Subtitles | أنا لا اصدق أخّي الصغير متزوّج! |
| Çek o tuzlu sörfçü ellerini Küçük kardeşimin üzerinden. | Open Subtitles | أنت , أبعد قفازات ركوب الأمواج المالحة خاصتك عن أختي الصغيرة. |
| Benim Küçük kardeşimin yaşamının anlamı neydi? | Open Subtitles | ماهي وجهة النظر في حياة اخي الصغير |
| Hey, Küçük kardeşimin diğer küçük kardeşimle nasıl baş edeceğimi söylemesini istersem sana sorarım, tamam mı... | Open Subtitles | إن اردت لأخي الصغير أن يخبرني ماذا أفعل مع اخوتي الصغار الاخرين, |