| Şu küpelere bakın bir. Nişan hediyeniz. | Open Subtitles | فكر في هذه الأقراط على أنّها هديّة خطوبتك. |
| Suratıma fırlatmanı, o boka bulanmış küpelere elini bile sürmeyeceğini söylemeni öyle umuyordum ki. | Open Subtitles | كنتُ أتمنى أن ترمينهم على وجهي أنكِ لن تستطيعي لمس هذهِ الأقراط المقرفة والملطخة بالبراز |
| Bu sürede ben de şu küpelere bakayım. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، سأبحث عن تلك الأقراط. |
| Pırlanta küpelere paran yetecek paran var mıydı? | Open Subtitles | هل يمكنك تحمُّل أقراط من الماس؟ |
| Aman Tanrım. Şu küpelere bakın. | Open Subtitles | ياإلهي إنطروا لهذه الأقراط |
| - Şu küpelere bak. Umut yok. | Open Subtitles | أنظري لكل هذه الأقراط |
| - küpelere de aynı numarayı çekti artık elmasların yerinde iki tane çakma yüzük var. | Open Subtitles | لقد قامت بنفس المجازفة مع الأقراط أيضاً هنالك علامة بكل قرط على أنها استبدلت الألماس بـ(الزيركونيا) المكعب |
| - Belki küpelere bakmak ist... | Open Subtitles | .ربّما بعض الأقراط . |