"kıskanma" - Traduction Turc en Arabe

    • تغار
        
    • غيوراً
        
    • غيور
        
    • تغاري
        
    • تشعري بالغيرة
        
    • تحسد
        
    • بالغيره
        
    -Hadi canım kıskanma Tek fantazinin ben olduğumu biliyorum Open Subtitles هيا عزيزي، لا تغار تعرف أنك خيالي الوحيد
    kıskanma. Sen olmanı istediğimi biliyorsun. Open Subtitles لا تغار تعلم أنّي أتمنّى لو يؤول الأمر إليكَ
    kıskanma,senin yok diye, çünkü bu dostun kafesinden çıktı ve sinsi sinsi geri döndü! Open Subtitles سوف تكون غيوراً, لأن الكلب أُطلِق من قفصه و قد عاد
    Evet, ama diğer taraftan kıskanma konusundaysa, Open Subtitles نعم , لكن عن كوني غيوراً بتلك الطريقة الآخري ؟
    Benim bir aşk hayatım var ama sen seninkinin içine ettin diye kıskanma şimdi. Open Subtitles أتعلم.. لا تكن غيور بسبب أنا لدي حياة عاطفية وأنت افسدت حياتك
    kıskanma. Seninle sürekli takılıyoruz. Open Subtitles لا تغاري منها،أنا وأنتِ نتسكعُ معاً طوال الوقت
    Sakın kıskanma. Open Subtitles لا تشعري بالغيرة.
    Biz eşleri kıskanma Kumandan. Open Subtitles لا تحسد الزوجات أيها الضابط
    Sarı bir lapadan ibaret olup kızı götüremediğin için kıskanma. Open Subtitles لا تغار لكونك تعجز عن السماع الخارق لأنّك وعاء عصيدة أشقر ضخم.
    Sarı bir lapadan ibaret olup kızı götüremediğin için kıskanma. Dua et de lapayı sevmiyorum. Open Subtitles لا تغار لكونك تعجز عن السماع الخارق لأنّك وعاء عصيدة أشقر ضخم.
    kıskanma ama... geçen sene eve geldiğinden beri göremiyorum onu biliyor musun, ama beklemeliyim, çünkü sıra bende. Open Subtitles لا تغار يا (بيلي) أتعرف ، لم أكن متحمسة هكذا منذ مباراة السنة القادمة بالطبع انتظرنا الكثير من الشهور لنراه مجدداً
    Benim işim var muhtemelen senin hiç olmayacak diye kıskanma. Open Subtitles -لا تغار من عملي
    Büyük adamlar getirdim diye kıskanma, Lloyd. Open Subtitles لا تكن غيوراً من استعانتي بالمتنفّذ
    O ceketleri kıskanma, Artie. Open Subtitles لا تكن غيوراً من تلكـ المعاطف يا " آرتي "
    kıskanma. Onun için özel biri değil. Open Subtitles لا تكن غيوراً هو ليس خاص بها
    Bir keresinde, buna aşık olma ve bunu da kıskanma talihsizliğine düştüm. Open Subtitles -و لسوء حظى أننى أغرمت بذلك فى يوم ما ، و كنت غيور عليه
    - Tatlım, kıskanma. Open Subtitles العسل, لا تحتاج إلى أن يكون غيور.
    kıskanma, bebeğim. Hiç de iyi görünmüyor. Open Subtitles لا تكن غيور عزيزي انه ليس بالشيء الجيد
    kıskanma, hepiniz evde kalmışsınız. Open Subtitles لا تغاري أنتن جمعياً غير متزوجات
    Altın yıldız kazandım diye, kıskanma. Open Subtitles لا تغاري مني لأني حصلت على نجمه ذهبيه
    kıskanma hemen. Sen de tatlısın. Open Subtitles لا تغاري فأنت جميلة أيضاً
    kıskanma, Margherita ama Ada hepimiz için bir anneydi. Open Subtitles لا أريدكِ أن تشعري بالغيرة يا (مارغريتا) ولكن بالنسبة لمعظمناً، فـ (آدا) كانت وستبقى أمّاً لنا
    İnsanları kıskanma. Open Subtitles لا تحسد الناس
    Bu, Jeff'in salak bir sebepten dolayı kıskanma anlarından biri. Open Subtitles (هذه إحدى المرات التي يشعر فيها (جيف بالغيره من شيء غبي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus