| Ve Ticaret odasında, Kızılhaç'ın genel müdürü olduğunu iddia etti. | TED | وادعت أنها المدير العام لمنظمة الصليب الأحمر في الغرفة التجارية |
| - Elimden geleni yapıyorum. Annem Kızılhaç Başvuru Komitesi'nin başkanıdır. | Open Subtitles | والداتي رئيسة لِــــلَجْنَة مساعدة الصليب الأحمر , ونحن فخورون بها |
| Tüm o pahalı eşyalar eskiden Ticaret Odası'ndaki Kızılhaç'ın şubesinde kurul üyesi olan erkek arkadaşı tarafından hediye olarak verilmiş. | TED | كل هذه السلع المكلفة أعطيت لها كهدايا من صديقها الذى كان عضواً في أحد أقسامها منظمة الصليب الأحمر في غرفة التجارة. |
| Bazen de Kızılhaç Parsellerini kullandık. | Open Subtitles | وبعض الاحيان بعض الوسائل من طرود الصليب الاحمر لنضيف له بعض النكهه |
| Sen çıkar, ama büyük kavga patlar. Her Kızılhaç torbası geldiğinde, onları soymanın bir yolunu buluyorsun. | Open Subtitles | فى كل مره تاتى طرود الصليب الاحمر تجد طريقه لسرقتهم |
| Sen Sahra'da bir Kızılhaç çadırındaki zihinsel özürlüsün. | Open Subtitles | متخلف عقلي في خيمة للصليب الأحمر في الصحراء |
| Uluslararası Kızılhaç için çalışıyorum. | Open Subtitles | l عمل لصليب lnternational الأحمرِ |
| Kızılhaç için çalışıyorum ve fizyoterapistim. | TED | أعمل لصالح الصليب الأحمر وأنا معالج بدني |
| Kara mayını kurbanları Alberto Cairo tarafından yönetilen Kızılhaç Yardım Merkezinde tedavi oluyorlar. | TED | ضحايا الألغام يتم مساعدتهم في رحاب الصليب الأحمر الذي يديره ألبرتو كايرو. |
| Neden Kızılhaç'ı veya İnsan Hakları Komisyonunu aramıyoruz? | Open Subtitles | لماذا لا نخاطب هيئة الصليب الأحمر أو لجان حقوق الإنسان ؟ |
| Ama benim anlamadığım bu konunun Amerika Kızılhaç'ı ile ne ilgisi var. | Open Subtitles | لكن كيف تكون هذه مسألة مُلحة لمنظمة الصليب الأحمر الأمريكي؟ |
| Uluslararası Kızılhaç ve Unesco'ya... | Open Subtitles | الى الصليب الأحمر ومنظمة الأمم المتحدة للعلوم والتربية والثقافة |
| Amerikan Kızılhaç'ı açlıktan ölen Polonyalı köylülere yiyecek dağıtıyor. | Open Subtitles | وزع الصليب الأحمر الأمريكي مساعدات غذائية للفلاحين البولنديين الجوعى |
| Kızılhaç'ın gönüllüsü olarak öğretmenlik yapıyorum. | Open Subtitles | لقد ساعدت فى رابطة الآباء والمعلمين، وتطوعت فى الصليب الأحمر. |
| Kızılhaç etrafta yokken savaş esirlerine davrandığımız gibi. | Open Subtitles | كما كنا نعامل أسرى الحرب حين كان الصليب الأحمر لا ينظر |
| Kurtulmak için kendimi hemen Kızılhaç'a atıverdim. | Open Subtitles | ارمي نفسي علي منظمة الصليب الاحمر لكي اخرج من هنا |
| Kızılhaç da yardım edecektir. Kızılhaç İngilizce. | Open Subtitles | الصليب الاحمر سوف يساعدك أيضاً، الصليب الاحمر بالإنكليزية |
| Polemik o kadar büyüdü ki Kızılhaç olayı aydınlatmak için basın toplantısı düzenlemek zorunda kaldı ve soruşturma hala devam ediyor. | TED | كان الجدل قد بلغ مداه بحيث اضطر الصليب الاحمر لعقد مؤتمرا صحفيا لتوضيح ذلك ، والتحقيق مازال جاريا . |
| - Saint Paulo'da bi Kızılhaç gemisindeydim. | Open Subtitles | كنت على متن سفينة اخلاء للصليب الأحمر خارج سانت باولو |
| Nerio Winch Vakfı'nın başında bulunan eski Kızılhaç Başkanı Alexander Jung... ..Vakıf ve projeleri hakkında konuşurken gençlere özgü bir çoşku içindeydi. | Open Subtitles | الرئيس السابق للصليب الأحمر يرينا شوقاً كبيراً عندما يتكلم عن المؤسسة |
| Çünkü annem Kızılhaç'ın lokal bölümünü işletiyor. | Open Subtitles | لأن والدتي تدير المكتب المحلي للصليب الأحمر. |