"kaçtık" - Traduction Turc en Arabe

• هربنا
• فررنا
• فهربنا
• رحلنا
• رَكضنَا
• نهرب من
• وهربنا

Hapisten kaçtık şimdi daha iyi iş yapıyoruz artık evleri değil oyuncak dükkanlarını soyuyoruz.
هربنا من السجن وابتسم لنا الحظ لاننا لسن الآن سارقوا بيوت بل سارقون دكاكين اعياد الميلاد

Biraz sinirlidir. Hapisten yeni kaçtık.
قضي على حاسة السمع لديه هربنا من السجن قبل كام يوم

Sonra da polis gelip herkese vurmaya başlayınca kaçtık.
ثمّ جاءت الشرطة وبدأت تضرب الحشد بالخيزرانة. لقد هربنا

kaçtık çünkü orada kaç kişi olduklarını bilmiyorduk, değil mi?
نحن فقط هربنا لأننا لم نعلم كم عدد المعتدين هناك، صحيح ؟

Amerikaya kaçtık.
،لقد فررنا من إيطاليا نحو أمريكا وكان أبي شيوعيا

Biz de kaçtık. Sonra bayanın bağırdığını duyduk.
ثم هربنا,و عندها سمعنا السيدة العجوز تصرخ

Onunla birlikte kaçtık.
في الحقيقة ، هي التي عدت لاحضارها حينما هربنا

Çıktık, bir Jumpera gittik ve Atlantis'e kaçtık.
حسنا, لقد هربنا وحصلنا على مركبة وعدنا لأتلانتس على الأقل أعتقد أننا فعلنا

16 yaşındayken evden kaçtık.
هربنا في سن الـ 16 هل مازلت على علاقة به؟

Hayır, yalnızca bizi korkutmak için havaya ateş açtı biz de kaçtık.
لا.لقد اطلق النار في الهواء ليخيفنا ولهذا هربنا شكرا يمكنكم الذهاب

Enerji kesintisinden mi kaçtık yoksa?
أعني، هل هربنا للتو من انقطاع الطاقة الكهربائية ؟

Evimiz haydutlar tarafından yağmalandı güç bela birkaç şeyi alarak kaçtık.
لقد قام الغزاة بنهب موطننا, لقد هربنا بالكاد مع بعض الممتلكات التي استطعنا حملها.

6. Sınıfta yaz kampına gittiğimizde... bir gün kamptan kaçtık.
هل تذكر عندما هربنا من مخيم الصف السادس؟

kaçtık ama beni kasabada buldular ve hapse postaladılar.
هربنا.. لكنهم وجدوني في النهاية هنا بالبلدة.. وأرسلوني للسجن

İnanılmazdı. Önce polisten kaçtık, sonra onlara yalan söyledik...
كان ذلك رائعا.هربنا من الشرطة ثم كذبنا عليهم

kaçtık bir kere. İşi şansa bırakmayacaklardır.
لقد هربنا مرة مسبقا ، هم لن يخاطروا بذلك مرة أخرى

Sırtımızdaki elbiselerle ve kanımızdaki hastalıkla kaçtık.
هربنا و هناك مخلب ينهش ظهرنا و بمرض بدمائنا

Dravicu adındaki köyümüzden kaçtık. Şu anda kırıp geçiriliyor.
نحن هربنا من قريتنا درافكو انها دمرت كما نحن نتكلم

Tozparmak meydan'da, biz Oğlak'ın köyünden yeni kaçtık ve Batsa'nın ne yapmaya çalıştığına inanamazsınız.
داستفنجر في الساحة , نحن للتو فررنا من قرية كابريكورن و أنت لن تصدق أبداً ما حاول باستا أن يفعل

Korku içinde yaşadığımız için kaçtık. O günden beri de kaçıyoruz.
كنا نعيش في خوف, فهربنا وكنا نهرب منذ ذلك

Xander'la birlikte oradan kaçtık. Xander çok üzgündü.
اكساندر وأنا رحلنا عن المكان وقد كان مستاءً جدا

Ortaya çıkmasını sağladım, yayıldı ve biz de kaçtık.
ارادت الخروج لقد أنَتشرَ وبعد ذلك رَكضنَا.

Dünyadan kaçtık buraya geldik ve şimdi de buradan kaçmaya çalışıyoruz.
نهرب من العالم ونجىء هنا وبعد ذلك نلتف على اعقابنا .

Cam kırıklarının üzerine yastık koyduk, yatak örtüsünü kolumuza sardık. Duvarı bu şekilde tırmandık. Ve çıplak ayakla kaçtık.
ووضعنا الوسادة عليها وقمنا بلف أغطية السرير على ساعدينا وتسلقنا الجدار، وهربنا ونحن حفاة القدمين.