"kaçtınız" - Traduction Turc en Arabe

• هربتم
• هربتما
• هربتِ
• هربت من
• فررتَ
• هربتي

Beraberindeki 2 kişiyle, dün gece Saint Laurent'den kaçtınız, değil mi?
أنت وآخران هربتم من القدّيس لورنت ليلة أمس، أليس كذلك؟

Siz hepiniz, aynı akıl hastanesinden mi kaçtınız?
هل هربتم جميعًا من نفس مستشفى المجانين ؟

İkiniz birden kaçtınız, anlamı ne ?
انتما الاثنان هربتما معا .. ماذا يعنى هذا ؟

Bir süre sonra, 1969 yılında, Hiddensee Adasından Danimarka'ya kaçtınız.
بعدها بقليل، في 1969، هربتِ من جزيرة "هيدنزي" نحو "الدينمارك"

Teyzemin evinden gece yarısı kaçtınız.
هربتِ من منزل عمتي في منتصف الليل.

Kongo ve Venezüella'dan kaçtınız, ama sizi temin ederim Bolivya'dan kaçamayacaksınız
لقد هربت من الكونغو, فـانزويلا, لكن أؤكد لك, ليس بـوليفيا.

Bay Reyes, neden öyle kaçtınız?
سيّد (رياس)، لمَ فررتَ هكذا؟

Fakat şimdi şu organizasyon hakkında konuşmalısınız. Ona "program" diyordunuz ve onlardan kaçtınız.
"أما الآن، فأريدكِ أن تخبرينا بشأن التنظيم" الذي تسمينه "البرنامج" وقد هربتي منهم

Bir daha dönmemek üzere Birleşik Devletlere kaçtınız.
لقد هربتم الى الولايات المتحدة ولا يمكنكم العودة الى بلدانكم

Okuldan mı kaçtınız?
وأنا إنكشف أمري هل هربتم من المدرسة؟

-İkiniz birlikte mi kaçtınız?
هل هربتم أنتم الإثنين معاً ؟

Ama siz kaçtınız, değil mi?
ولكنكم هربتم ، صحيح؟

Anlatılmamış Hikayeler Diyarı'ndan kaçtınız çünkü bu kitapta yazanların ortaya çıkmasından korktunuz.
{\pos(190,210)}هربتم إلى بلاد القصص غير المرويّة لأنّكم خشيتم انكشاف ما بداخل هذا الكتاب

Ve sihirli ve gizemli bir trenle kaçtınız.
و هربتما على متن قطار سري و سحري

Siz ikiniz tekrar kaçtınız ha?
هربتما مجددا، أليس كذلك؟

Sen ve Harry polisten kaçtınız ama ben sizi buldum.
أنتِ و(هاري) هربتما من الشرطة، لكنّي وجدتكما.

Tabii hiçbiri sizin kaçısınız kadar önemli değil. Neden kaçtınız ki?
لاشئ أكبر من هروبك بالطبع لماذا هربتِ ؟

Walter'ın teknesine kaçtınız, kocanızı eş katili yaptınız.
أنتِ هربتِ إلى قارب (والتر)، وحوّلتِ زوجكِ إلى قاتل زوجته.

Neden bizden kaçtınız?
لماذا هربتِ منا؟

Zar zor bir suikast olayından kaçtınız.
إن الأمر أنك بالكاد هربت من محاولة الإغتيال

Bay Reyes, neden o şekilde kaçtınız?
سيّد (رياس)، لمَ فررتَ هكذا؟

Siren çalınca neden kaçtınız?
لماذا هربتي من صَفّارَة الإنذار؟