| "Unprisoned"ı yaratırken eskiden bizim gibi olan bir kadınla tanıştım. Sheila Phipps. | TED | أثناء إعداد "انبريزوند"، التقيت بامرأة كانت فيما مضى مثلنا... إنها شيلا فليبس. |
| Yüzbaşımı aradım ve "Suç başını alıp gitmiş olsa bile umurumda değil bir kadınla tanıştım, bu inanılmaz kişilikle ve aramız çok iyi gidiyor." | Open Subtitles | فيالواقع،اتصلتبرئيسيلأخبره: "لا يهمني إن تفشّت الجريمة،" "التقيت بامرأة رائعة" |
| Çölde bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | لقد إلتقيت إمرأة في الصحراء لقد أخبرتني عن هذا المكان |
| Bir kadınla tanıştım. Sarhoş oldum ve o benden faydalandı. Ya da o sarhoş oldu ve ben ondan faydalandım. | Open Subtitles | قابلت إمرأة وسكرت فاستغلتني أو أنها سكرت فاستغليتها |
| Asya'ya giden bir gemiye atladım ve Kore'de kalbimi çalacak olan kadınla tanıştım. | Open Subtitles | قفزت الى سفينة متجهة الى آسيا كوريا قابلت المرأة التي أسرت قلبي |
| Polonyalı bir kadınla tanıştım, o da tek yabancının kendi olduğunu söyledi. | TED | قابلت امرأة بولندية، والتي أخبرتني إنها في الواقع، هي الأجنبية الوحيدة في المدينة. |
| Hayalimde, geçen gece bir kadınla tanıştım onu evime davet ettim. | Open Subtitles | وهمي هو أنّي قابلتُ امرأة تلك الليلة... ودعوتُها إلى شقّتي |
| Orada bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | إلتقيت بامرأة هناك |
| Orada benden yaşlı bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | وهناك... التقيتُ بامرأة تكبرني سنا |
| Birkaç ay önce Malezyalı biriyle evli bir kadınla tanıştım. | TED | قبل بضعة أشهر مضت، قابلت سيدة متزوجة من رجل ماليزي. |
| Pekâlâ. Bir kadınla tanıştım. Cecilie. | Open Subtitles | حسنا، التقيت بامرأة اسمها سيسيليا |
| Uyandığımda erkek gibi güçlü Jake adında bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | و عندما استيقطت (التقيت بامرأة اسمها (جايك قوية مثل الرجال |
| Yaklaşık 1 yıl önce senin gibi bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | منذ سنة فحسب التقيت بامرأة تشبهك للغاية |
| Çölde bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | لقد إلتقيت إمرأة في الصحراء |
| Bugün hiçbir şey görmeyen bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | قابلت إمرأة اليوم لم ترى شيئاً مثلي |
| Sadece özgür olduğunu bilmeyen bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | لقد قابلت إمرأة لم تعرف أنها حُرة |
| Ohio'da evine antik geziden dönen Sarah adında bir kadınla tanıştım ve kocasının iki çocuğunu öldürüp sonra da intihar etmiş olduğunu öğrendim. | TED | قابلت امرأة تدعى سارة في أوهايوو عادت للوطن من رحلة عمل بالآثار ووجدت أن زوجها قتل نفسه وطفليهما. |
| Turp gibi. Hmm... Dün gece bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | كل شيء في حالة جيدة لقد قابلت امرأة في الليلة الماضية |
| Başka bir dünyadan bir kadınla tanıştım. | Open Subtitles | قابلتُ امرأة من عالم آخر. |
| Ve sonra, ben, delice... Ve sonra Marina adında o kadınla tanıştım. | Open Subtitles | واقعة في حبه وبعد ذلك إلتقيت بامرأة تدعى (مارينا) |
| 15 yaşında, hala erkek gibi giyinirken T.L. adında bir kadınla tanıştım. | TED | لذك حين كنت في الخامسة عشر، مازلت ألبس ثياب صبي، قابلت سيدة اسمها "تي.أل" |