"kadar inatçı" - Traduction Turc en Arabe

    • عنيد جداً
        
    • عنيدة
        
    • عنيداً جداً
        
    • عنيد جدا
        
    • عنيداً هكذا
        
    • أنه عنيد
        
    • تكن عنيداً
        
    Her konuşmayı 3. Dünya Savaşına çevirecek kadar inatçı? Open Subtitles يَكُونُ بشكل ملعون بشكل عنيد جداً بِحيث كُلّ أعزب تَتحوّلُ المحادثةُ إلى الحرب العالمية الثالثةِ.
    Ya haklıyım ve o sorunun ne olduğunu biliyor ve bunu kabul edemeyecek kadar inatçı. Open Subtitles إما أن أكون على صواب و هو يعرف أنه خطأ و لكنه عنيد جداً لكي يعترف
    O kadar inatçı ki komik oluyor, tıpkı ailenin diğer fertleri gibi. Open Subtitles إنّها عنيدة جداً، تماماً كما بقية أفّراد العائِلة
    Şu an kovulma ihtimalini takmayıp bu kadar inatçı olduğun için çok mutluyum. Open Subtitles في الوقت الحالي, انا ممتن جداً أنك عنيدة جداً وأنك لا تهتمين باحتمالية طردك.
    Teknik olarak, önünden çekilmeyecek kadar inatçı biri olduğu için, kendisi düştü. Open Subtitles تقنياً, هو وقع في مصيره بنفسه لأنه كان عنيداً جداً لأن يبتعد من طريقك
    Bu da sadece seni sevenleri dinlemeyecek kadar inatçı olduğun için. Open Subtitles كل ذلك لانك عنيد جدا للاستماع الى من يحبك
    - Ne zaman bu kadar inatçı oldu? Open Subtitles -كيف أصبح عنيداً هكذا ؟ -حقا ؟ لست أدري
    Sorgulaması sırasında, ne kadar inatçı olduğunu kanıtladı. Open Subtitles لقد اثبت أنه عنيد جداً خلال إستجوابه
    Bu kadar inatçı ve sarhoş olmasaydın sen de orada olurdun ama davet edilmedin. Open Subtitles فلو لم تكن عنيداً وسكيراً، لكنت لأصبحت هناك أنت الآخر، ولكنك لم يتم دعوتكَ
    Sen de en az baban kadar inatçı bir keçisin. Open Subtitles انت عنيد جداً كما كان ابوك من قبل
    Ona bir şey olmaz, ölmeyecek kadar inatçı. Open Subtitles سيكون بخير، إنه عنيد جداً على الموت
    Ne kadar inatçı, bu tüylerimi ürpertiyor. Open Subtitles اللئيمة، إنها عنيدة للغاية لدرجة تصيبني بالقشعريرة
    Bayan Cooper'ın ne kadar inatçı ve başına buyruk olduğunu biliyorsun. Open Subtitles حسناً ، أنت تعرفين الآنسة " كوبر" إنها مستقلة و عنيدة لغاية
    Katırlarım bile bu kadar inatçı değil. Open Subtitles بغالي ليست عنيدة إلى تلك الدرجة
    Sadece bunu kabul etmeyecek kadar inatçı. Open Subtitles ولكنه عنيداً جداً ليعترف بذلك.
    Çünkü buna aldırış etmemeyi başaramayacak kadar inatçı olduğunu biliyordum. Open Subtitles لأنني علمت أنك عنيد جدا لتتخطى ذلك الأمر
    Gerçekten bu kadar inatçı mı olacaksın? Open Subtitles هل حقاً تكون عنيداً هكذا ؟
    İlk günkü kadar inatçı. Open Subtitles أنه عنيد مثما أتى.
    Bu kadar inatçı ve sarhoş olmasaydın sen de orada olurdun ama davet edilmedin. Open Subtitles فلو لم تكن عنيداً وسكيراً، لكنت لأصبحت هناك أنت الآخر، ولكنك لم يتم دعوتكَ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus