| "Kafesleri yıkadı, tüm hücreyi tepeden tırnağa sterilize etti..." | Open Subtitles | فغسل الأقفاص وعقّم الزنزانة من الأعلى وحتى الأسفل، |
| İçinde göğüs Kafesleri geçen saçma hikayeleriniz var... | Open Subtitles | أنا أحب أنكم أنتم الإثنين من أفراد الجيش القديم ولديكم قصص سخيفة مع فتحات الأقفاص فيها |
| - Biliyor, Kafesleri gördü. O kadar da salak değil! | Open Subtitles | إنه يعرف، لقد رأى الأقفاص ليس بهذا الغباء |
| Sonrasında,kanatlarını çırpan ve kanlar içinde tavukların bulunduğu ezik Kafesleri göreceklerdi. | Open Subtitles | بعد فترة وجيزة، أقفاص أكثر مصدومة، مع دجاج يعيش لحظاته الأخيرة |
| Korsan Kafesleri var. Hepsi açık. Tüm kapılar açık. | Open Subtitles | إننا قد نتعرض إلى أقفاص القراصنة التي تكون مفتوحة و الأبواب غير مُغلقة. |
| Herif ya bütün Kafesleri aynı anda açacak kadar aptal, ya da birini açıp diğerlerini ürküttü, ve onlar da herifi ve arkadaşlarını parçaladılar. | Open Subtitles | أو فتح قفص واحد أو إثنين فالقرود لا تتكلم أستغلوا قوتهم ومزقوا الرجل إرباً |
| Kafesleri açacaklar ve bize zarar verecekler. | Open Subtitles | نستطيع فتح هذه الاقفاص اللعينة قبل أن يقتلوننا |
| Biliyor zaten. Kafesleri gördü. O kadar da aptal değil. | Open Subtitles | إنه يعرف، لقد رأى الأقفاص ليس بهذا الغباء |
| Kafesleri tek tek, iyice kontrol etmenizi söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتكم أن تفتشوا الأقفاص بدقة واحد تلو الأخر |
| Kafesleri siz çaldınız, arabaya fareleri siz koydunuz. | Open Subtitles | ، أنت سرقتٌ الأقفاص و وضعتٌ الجُرذان في السيارة |
| Ah, tanrım. Dünya hala nasıl da Kafesleri bu kadar çok seviyor. | Open Subtitles | يا إلهى كم لايزال الناس يعشقون الأقفاص |
| Kafesleri temizlemek işin zor kısmı. | Open Subtitles | مجرد تنظيف الأقفاص هي مهمة صعبة |
| Siz kalabilirsiniz ama Billy ve ben Kafesleri temizlemeye gitmeliyiz. | Open Subtitles | بوسعكما البقاء .. لكنني أنا و "بيلي " يتوجب علينا الذهاب لتنظيف الأقفاص |
| Şimdi size bu ilişkiyi denemek ve yeniden ele almak için OOZ adı altında -- ki bu hayvanat bahçesi anlamına gelen "zoo"nun tersten yazılmışı ve Kafesleri yok -- geliştirilmiş bazı teknolojik arayüzleri göstermek istiyorum. | TED | وأريد أن أعرض لكم عدد قليل من الواجهات التكنولوجية لقد تم تطويرها في إطار هذا الإسم المستعار OOZ -- وهي إسم حديقة الحيوانات لكن معكوساً وبدون الأقفاص -- في محاولة لإصلاح تلك العلاقة. |
| Ve artık eğlenceli değildi, ben de antika kuş Kafesleri boyamaya başladım. | Open Subtitles | توقف عن كونه ممتعاً، لذا بدلت لطلاء أقفاص الطيور العتيقة. |
| Evet, kuş Kafesleri. Onları bütün tavana asacağım. | Open Subtitles | أقفاص الطيور أنوي تعليقها في السقف |
| Yumurta tavukları ise "batarya Kafesleri" denen bir ambara tıkıştırılmış olarak yaşıyorlar. | Open Subtitles | بالنسبة للدجاجات، فهم يعيشون في مستودع موضوع، داخل ما يسمى ب "أقفاص البطارية". |
| Geçici yeraltı Kafesleri ve Zincirleme Sistemleri hazır. | Open Subtitles | المؤقت قفص فوق الأرض وضبط النفس نظام التحقق. |
| Sürücülerin dövüşmelerini sağlamak için, arabalara kurşun geçirmez camlar güçlü jantlar ve koruma Kafesleri ekleyeceğiz. | Open Subtitles | بدروع و أسلحة و قفص حماية ليعطي للسائق فرصة القتال |
| Çevreci olduklarını düşünüp Kafesleri parçalayacaklarını sandı. | Open Subtitles | أعتقد أنهم ناشطون يخربون قفص أسماك القرش |
| Evet, iş çok basit. Kafesleri temizleyeceksin, çöpü çıkaracaksın. Çocukların dökülen patlamış mısırlarını temizleyeceksin. | Open Subtitles | نعم انه بسيط جدا فقط تقوم بتنظيف الاقفاص , تحمل القمامة , الاطفال الذي يقومون برمي علب الفوشار انت تقوم بتنظيفها |
| Bu hayvan Kafesleri çok kirli. | Open Subtitles | هناك الكثير من القمامة في اقفاص الحيوانات هذه |