| Yılın geri kalanı birlikte çalıştıklarında bu anlayış ve empatiyi de sunabilirler. | TED | وعندما يعملون معًا بقية العام، يمكنهم أن يستحضروا ذلك التفاهم والتعاطف معًا. |
| Paranın geri kalanı, New York'taki kendi posta kutuma giden taahhütlü kargoda. | Open Subtitles | بقية المال بداخل طرد مسجل معنون لي علي صندوق بريد في نيويورك |
| Daha sonra meydana gelen içe doğru patlama... geri kalanı halletmiştir. | Open Subtitles | لابد أن قوة الانفجار الداخلي الناتج عن السقوط قام دمر البقية |
| Vücudun geri kalanı beyne yalnızca fazladan bir milyar bilgi gönderir. | TED | الباقي من جسدك يمكن أن يرسل لدماغك فقط بضع بليون إضافي. |
| İnsanlığın geri kalanı için o sadece bir saldırı köpeği. | Open Subtitles | و اخبر باقي الرجال, انه ليس اكثر من كلب شرس. |
| Dünyanın geriye kalanı, milyarlarca insan gerçek futbol oynuyor, ama siz değil. | Open Subtitles | بقيّة العالم، مليارات الناس، يلعبون كرة القدم الحقيقيّة يوميّاً، ولكن ليس أنتم |
| Ama maalesef örgütünüzün geri kalanı için aynı şeyleri hissetmiyorum. | Open Subtitles | ولسوء الحظ ، لا أشعر بنفس الشعور تجاه بقية منظمتك |
| Umarım dünyanın kalanı bir kaç hafta sensiz idare edebilir. | Open Subtitles | أَتمنى لو أن بقية العالم يمكن أن يتركوك لمدة أسبوع |
| Ne kadar o, orada geçirmek hayatının geri kalanı gelecek mi sizce? | Open Subtitles | لِكم من الوقت تظنى أنها ستقضي بالأسفل ؟ بقية حياتها الطبيعية ؟ |
| Dünyanın geri kalanı Yıldız Geçidi'ni öğrendiğinde ona sahip olmak isteyeceklerdir. | Open Subtitles | بمجرد أن يعرف بقية العالم عن البوابة النجمية، ربما سيطالبون بها |
| Değişim zamanında tamamlandı ama planın geri kalanı tamamen berbat durumda. | Open Subtitles | الاستعدادات ستنتهي في وقتها أما بقية الخطة ففيها العديد من الأخطاء |
| Yeterince insan öldüğünde, geri kalanı kaderlerine isyan edip onu indirecek. | Open Subtitles | وعندما يموت عدد كاف منهم ستثور البقية بسبب الحزن وستطيح به |
| Onlar yaklaşık üçte birini yiyor, ve geri kalanı ise Avrupadaki çeşitli ülkelere ve dünyanın geri kalanına ihraç ediliyor. | TED | فنحن نستهلك ثلث تلك الكمية فحسب .. ونصدر البقية الى كل الدول في أوروبا والعالم |
| 600 dolarını pirinç saplı bir tabuta verdim. kalanı da, burada oturup altın yatağına bakmamın karşılığı olarak aldım. | Open Subtitles | أعتقد أنّ البقية تُدينني للجلوس على ملكيّتك |
| Geri kalanı ise parmağını kestiğin fakir masum mağdurlara gitti | Open Subtitles | ذهب الباقي إلى الضحايا الأبرياء الذين تسببت في قطع أصابعهم |
| İkisi ıslahevinde, kalanı da Citadel Corrections Company'nin işlettiği Texas Eyalet Hapishanesi'nde. | Open Subtitles | الباقي منهم في سجن الولاية في تكساس، التي تملكه شركة القلعة للأصلاحات. |
| Geri kalanı ile karımı kirletiyorsunuz ve hakkınızda hakaret davası açılmasına çok yaklaşıyorsunuz. | Open Subtitles | الباقي هو تشويه لزوجتي وقد أقتربت كثيراً من تسميتك في قضية تلويث سمعة |
| Peki ekibin geri kalanı senin gizli görevde olduğundan şüphelendi mi? | Open Subtitles | وهل شك باقي الفريق أنك كنت تعمل على تكليف سري ؟ |
| Asıl dünyanın geri kalanı derdine yansın çünkü biz bunu tek başımıza başarabiliyoruz. | Open Subtitles | حسناً ، هذه النكتة تنطبق على بقيّة العالم لأننا نستطيع فعل هذا بأنفسنا |
| Hayatının geri kalanı boyunca hizmet edebilecekken iki dönem sonunda başkanlığı bırakmak... | Open Subtitles | لا يتخلى عن الرئاسة إلا بعد ولايتين يريد أن يخدم لبقية حياته |
| Birileri kabartmaları yırtıp almış sonra da geri kalanı yakmaya çalışmış. | Open Subtitles | شخص قام بخطف النقوش وحاول ان يحرق الباقى |
| Bir kaç yerde bir kaç bloğu feda ettik ama geri kalanı kurtardık. | Open Subtitles | همّشت بعض المناطق في بعض الأماكن ، لكني أنقذت البقيّة |
| Reno'ya gittiğinde yarısını verecekler kalanı da altı haftanın sonunda. | Open Subtitles | انهم سيعطونك النصف حين ترحلين لريو و باقى الرصيد فى نهاية الست أسابيع سمى السعر الخاص بك |
| Onun için tavuk al. kalanı senin olabilir. | Open Subtitles | أحضري دجاجاً لأجله و يمكنك الإحتفاظ بالباقي |
| Babam öldürüldü ve ailemin geri kalanı idam mangası tarafından infaz edildi. | Open Subtitles | كما ترى، تم قتل والدي وبقية عائلة تم قتلهم بواسطة فرقة إعدام. |
| Çoğu ölü kalanı ölmekte! | Open Subtitles | صار معظمهم ميتا والبقية الباقية منهم .. كالأموات |
| Umarım yolculuğun geri kalanı ikimiz için de daha az heyecanlı olur. | Open Subtitles | أأمل ان لا يكون ما تبقى من الرحله لكلا منا , اقل بهجه |
| Bahse girerim geri kalanı ölü bir ağaç gövdesi kadar cansız olacaktır. | Open Subtitles | اراهن ان بقيته سوف تصبح بدون حياه مثل جذوع الاشجار. |
| Geri kalanı için kömür balığı ve sığır kaburgası hazırlayacağız. | Open Subtitles | للبقية ، سنُجهز سمك البولاك و أضلاع لحوم البقر |