| Sen burada kalmayacaksın ve ben de seninle gelemeyeceğim. | Open Subtitles | إذن , الأمر كذلك ؟ لن تبقى هنا ولا أستطيع الذهاب معك |
| Sen burada kalmayacaksın ve ben de seninle gelemeyeceğim. | Open Subtitles | إذن , الأمر كذلك ؟ لن تبقى هنا ولا أستطيع الذهاب معك |
| Eminim öyledir, ve bu demekki sen hiçbir zaman yalnız kalmayacaksın. | Open Subtitles | متأكد أنهم سيفعلون, و هذا يعني أنك لن تبقي لوحدك أبدا. |
| Burada uzun süre kalmayacaksın, seni dışarı çıkartıyorum. | Open Subtitles | حسناً, لن تبقين هنا طويلاً أنا سأقوم بتهريبك |
| Yemin ediyorum bir daha asla ondan kaçmak zorunda kalmayacaksın. | Open Subtitles | أقسم بأنك لن تكوني مرغمة من الفرار منه مجدداً |
| Burada yalnız kalmayacaksın, değil mi? | Open Subtitles | أنت لَنْ تَبْقى وحيد هنا فى الخارج , ماذاْ أنتَ؟ |
| Peki. Bu evde Olivia ile yalnız başına kalmayacaksın. | Open Subtitles | حسنا، أنت لن تكون وحدك في هذا البيت مع أوليفيا. |
| Burada çok kalmayacaksın. | Open Subtitles | حسنا، لا تتعلق به كثيراً لن تبقى هنا كثيراً |
| Burada kalmayacaksın ve beni becermeyeceksin. Buna izin vermem! | Open Subtitles | لن تبقى هنا وتمارس الجنس معي لن اسمح لك |
| Bu gece burada kalmayacaksın, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | تعلم انكَ لن تبقى هنا ليلاً ، صحيح ؟ |
| Tamam. Hep böyle kalmayacaksın. | Open Subtitles | حسناً ، لكنك لن تبقى في الـ16 للأبد |
| Madem gece kalmayacaksın, odaya çıksak iyi olur. | Open Subtitles | حسنا,اذا لن تبقي الليلة فالافضل ان نحصل على الطابق العلوي 231 00: 17: 10,294 |
| O halde burada fazla uzun kalmayacaksın. Bu küçük kulübede. | Open Subtitles | فإذن لن تبقي هنا لفترة أطول في هذا البيت الدافئ الصغير |
| Bu ezikle kalmayacaksın, değil mi? | Open Subtitles | أنت لن تبقي مع ذلك الفاشل حقاً, أليس كذلك؟ |
| Buralarda çok kalmayacaksın nasıl olsa, değil mi? | Open Subtitles | لأنّكِ لن تبقين بالجوار طويلاً، صحيح؟ |
| İnan burada kalmayacaksın. | Open Subtitles | ثقي بي ، لن تبقين |
| Burada kalmayacaksın. | Open Subtitles | -سوف لن تبقين هنا |
| kalmayacaksın. Benimle eve geliyorsun. | Open Subtitles | لن تكوني وحيدة لأنك ستأتين معي إلى المنزل |
| Yalnız kalmayacaksın ufaklık. Yalnız kalmayacaksın. | Open Subtitles | لن تكوني وحيدة ابداً، أيتها الصغيرة لن تكوني ابداً وحيدة |
| Canlı kalmayacaksın. | Open Subtitles | أنت لَنْ تَبْقى. |
| Yalnız kalmayacaksın, söz veriyorum. | Open Subtitles | أنت لن تكون وحدها، العزيزة فتاة، وأنا أعدكم. |
| Sana da bazı haberlerim var. Sen de çok kalmayacaksın. | Open Subtitles | ،وها هي الأخبار الجديدة أنت أيضًا لن تظلّ |
| Artık en azından bu kocaman evde yanlız yaşamak zorunda kalmayacaksın. Hayır. | Open Subtitles | على الأقل لن تكون مضطراً للعيش بمفردك فى هذا المنزل الكبير |
| Ve etrafına kulak asmazsan uzun süre CEO olarak kalmayacaksın. | Open Subtitles | وهذا إذا تَبقيه فوق، أنت لَنْ تَكُونَ مدير تنفيذي طَوِيِلاً. |