"kaplıyor" - Traduction Turc en Arabe

    • يغطي
        
    • تغطّي
        
    • تغطي
        
    Bu havalimanı tek başına 100 metrekareden daha fazla alanı kaplıyor. TED المطار وحده يغطي اكثر من 100 كيلو متر مربع.
    Bu, gezegenimizdeki en büyük geliştirilmemiş su havzasıdır. Kalifornia'dan daha fazla yer kaplıyor. TED هذا هو أكبر حوض نهري غير مستغل في العالم، يغطي منطقة تفوق مساحة كاليفورنيا.
    Ve siz tabii ki bildiğimiz şeyi söyleyecektiniz. Su karadan iki kat daha fazla alan kaplıyor. TED سوف تقولون، نعم، نعم، نعم، جميعنا نعرف هذا. الماء يغطي ضعفي مساحة الكوكب من الأرض الجافة.
    Algler hızla enkazı kaplıyor ve bu genç mercanlar için bir problem. Open Subtitles الطحالب تغطّي الحطام سريعاً، وهذه مشكلة للمرجان الصّغير.
    Bugün yeryüzünde diğer tüm bitkilerden çok daha fazla yer kaplıyor. Open Subtitles اليوم ، تغطّي الأراضي بشكل أكبر من أي نوع آخر من النبات
    Şu an, kum tepeleri çöllerimizin sadece beşte birini kaplıyor. TED تغطي الكثبان الرملية حاليًا حوالي خمس صحرائنا
    Bu fabrikan gelen toz Ravi’nin bıyığını ve giydiği her şeyi kaplıyor. TED يغطي غبار هذا المصنع شارب رافي وكل شيء يرتديه.
    Haydi, izin ver ben de gireyim. Bu benim ufaklığın her yerini kaplıyor. Open Subtitles هيا دعني أدخل، ما ألبسه يغطي اعضائي تماماً
    Kuşbakışı fotoğraftanda görebildiği gibi miting neredeyse iki millik alanı kaplıyor. Open Subtitles كما يمكنك ان ترى من الصورة الجويه الاحتاج يغطي الآن ما يقرب الكيلومتر مربع
    Okyanus, gezegenimizin yüzeyinin hemen hemen %71'ini kaplıyor, bazıları 360 milyon kilometre kareyi kaplıyor, 36 Amerika Birleşik Devletleri boyutundan fazla bir alanı kaplıyor. TED يغطي المحيط قرابة 71% من سطح كوكبنا، قرابة 360 مليون كيلومتر مربع، مساحة تزيد عن مساحة 36 ولايات متحدة.
    Yüzünün sadece bir yanını kaplıyor. Open Subtitles قناعه يغطي جهة واحدة من وجهه فقط ؟
    Çok değil ama en azından iskeletimi kaplıyor, bu da bir artı. Open Subtitles ولكنه يغطي جمجمتي القبيحة إذن فهذه ميزة
    Ama daha kötüsü, çünkü tüm vücudu kaplıyor. Open Subtitles (الحروف القرمزية: كانت تُكتب على ملابس الزاني تشهيراً به) لأنه يغطي الجسم بالكامل بالعار
    Bu onun tükürüğü. Tüm vücudunu kaplıyor. Open Subtitles إنه لعابه, يغطي جسمه
    Sıvı metandan oluşan nehirler ve göller yüzeyini kaplıyor. Open Subtitles أنهارٌ وبحيراتٌ من الميثان السائل تغطّي سطحه
    Bu orman 4 milyon metrekare yer kaplıyor ve taviden daha fazlasını teklif eder. Open Subtitles هذه الأدغال تغطّي أربعة ملايين متر مربّع
    Son olarak, tüm paketi su geçirmez ipekten bir ambalajla kaplıyor. Open Subtitles أخيراً تغطي الكيس بأكمله بغلاف حريري ضدّ الماء.
    Evrenin büyük kısmını kaplıyor olması olası olan karanlık enerjinin ipuçlarını bulduk. Open Subtitles دلائل على الطاقة المظلمة التي تغطي معظم الكون
    Kışın yağmur yağdığında, yağmur suları ağaçları kaplıyor, sonra da donuyor. Open Subtitles ومن ثم حين تمطر في الشتاء تلك المياه تغطي الأشجار وعندما تتجمد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus