| Hiçbir kadının işlerime karışmasını istemiyorum. Bu benim için çok önemli. | Open Subtitles | لا أريد لأى امرأة أن تتدخل فى شئونى انه أمر حاسم |
| Büyükbabanız polisin hiçbirşeye karışmasını istemediğinden, otopsiyi engellemek için bütün etkimizi kullandık | Open Subtitles | منذ أن كان جدك لا يريد للشرطة ان تتدخل كان لابد ان نستخدم كل تأثيرنا لمنع تشريح الجثة |
| Fakat Amerika'nın iç işlerimize karışmasını da istemiyorum. | Open Subtitles | ولكني ايضاً لا اريد ان تتدخل الولايات المتحده في شؤوننا الداخليه |
| Ben de işlerine karışmasını sevmediğini düşünüp konuyu kapattım. | Open Subtitles | ،و أنا إعتقدتُ أنّـك لا تريدهُ أن يتدخل بعملك لذا أنهيتُ الأمر |
| Hayır başka kimsenin buna karışmasını istemiyorum. | Open Subtitles | كلا أنا لا أريد أي شخص آخر أن يتدخل فى هذا |
| Karının isminin böyle bir skandala karışmasını isteyeceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | لا أعتقد أنك ستريد لإسمها أن يتورط في فضيحة كهذه |
| Uzun bir müddet ailenin kanunsuz olaylara karışmasını istemiyor. | Open Subtitles | و لا يريد أن تتورط العائله في أنشطة غير قانونية بعد الآن |
| Başka bir birimlerin daha bu soruşturmaya karışmasını istemeyiz. | Open Subtitles | لا نريد أي وكالة أخرى أن تتدخل في هذه القضية. |
| İnsanlar paralarını nasıl harcayacaklarına hükümetin karışmasını istemiyor. | Open Subtitles | الناس لا يريدون من الحَكومة ان تتدخل بكم يّصرفون من مالهم. |
| Çünkü, ailemin ilişkimize karışmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لكن فقط لأني لا أريد أن تتدخل عائلتي بعلاقتنا |
| Aileden kimsenin buna karışmasını istemiyorum. | Open Subtitles | ولا اريد العائله ان تتدخل في ذلك ايضاً |
| Eşimin karışmasını istemediğimi söylemiştim. | Open Subtitles | قلت أنني لا أريد لزوجتي أن تتدخل |
| Onun bu işe karışmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدها أن تتدخل |
| Yardım edebilirim! Bir sivilin bu kadar tehlikeli bir şeye karışmasını asla isteyemem. | Open Subtitles | لا يمكنني الطلب من مدني أن يتدخل بشيء ما خطر للغاية |
| Barghati adamın pazarlığa karışmasını istemiyor. | Open Subtitles | برقاسي لا يريده ان يتدخل - شرطاً من الصفقة |
| İşimize karışmasını istemeyiz. | Open Subtitles | نحن لا نريده أن يتدخل. |
| Bu boka karışmasını istemediğimi sana söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك أنني لا أريده أن يتورط في هذا الهراء. |
| Kimsenin bu ekstra yasal olaya karışmasını istemem. | Open Subtitles | أجل، لن أريد أن يتورط أي شخص في أي شيء قانوني أكثر من اللازم |
| Bu işe karışmasını istememiştim. | Open Subtitles | لم اردها أن تتورط |
| Onun bu işe karışmasını istemiyorum. İyi. | Open Subtitles | لا أريدها أن تتورط في هذا |